• 7819
    hakemi eleştirince renktaşları tarafından fenerbahçe ya da beşiktaş taraftarı damgası yapıştırılan taraftar. bu damgayı yapıştıran da galatasaray taraftarı. ben hayatımda daha saçma bir olay görmedim. hakemin kötü ve düpedüz art niyetli yönetimini söylemek günah olmuş neredeyse. bakın arkadaşlar burada kimse takımın uzay futbolu falan oynadığını düşünmüyor. galatasaray standartlarında da oynamıyoruz bu da kabul ama bu sezon özelinde hakemlerin galatasaray'ı doğradığını ve işimizi zorlaştırdıklarını önemsemeyip takımın oyunundan başka bir şey görmemek neyin nesi allah aşkına?

    bakın arkadaşlar çok basit bir istatistik sunuyorum size:
    son 8 maçta galatasaray 102 faul sonucunda 21 sarı kart ve 3 kırmızı kart ile cezalandırılmış. gelelim başta futbolu ve teknik heyetiyle herkesin övdüğü efendi beşiktaş ise 101 faul yapmış ama sonucunda sadece 8 sarı kart görmüş. bu istatistiği görmezden gelmeyip hakemi de yeneceksin kardeşim düşüncesi tamamen içi boş bir söylemdir. bu arma altında sayısız kupa kazanmış formadaki 4 yıldızın iki yıldızına doğrudan katkı vermiş yaşayan en büyük galatasaray efsanesine sayfalarca eleştiri yapalım ama biraz da hakemlerden dert yananlara hadi oradan diyelim. resmen bir akıl tutulması yaşıyoruz.

    bir kere en başta beşiktaş ya da fenerbahçe taraftarlarının hakem eleştirmesiyle galatasaray taraftarının hakem eleştirilerini bir tutmak da fazlasıyla abes bir durum. beşiktaş'ın özellikle bu sezon kollandığını hepimiz görüyoruz. daha iki gün önce atiba'nın dirseğini görmezden gelen hakemler mustafa mohamed'in daha hafif müdahalesine 10.dakikada koşarak sarı kartla geliyorlar. birçok örnek fazlasıyla mevcut çok konuşmaya gerek yok. fenerbahçe'nin yıllardır nasıl ittirildiğini görmemek için de kör olmak lazım. ama şöyle bir durum var bu iki kulübün taraftarları hakem hatalarından yakınıyor, medya da destek veriyor. bu sayede iki takım da şampiyonluk yarışında kalıyor hakemler sayesinde. halbuki kollanan onlar. bu algıcı ve tamamen ayrıcalık isteyen taraftarlarla objektif galatasaray taraftarını bir tutan kimseye söyleyecek sözüm yok daha fazla.
  • 7820
    takımın ihtiyaç duyduğu grup stadyumdaki taraftar grubudur, hani şu yerden yere vurulan ultraslan ve türevlerinden bahsediyorum. lamı cimi yok. son 2 şampiyonluğumuzun en büyük mimarı ve hocamızın güç alma noktası kendileridir. şükranlarımı sunuyorum burdan kendilerine. yokluklarını derinden hissediyoruz. kaçak yayınla maç izleyen, sosyal medyada önüne gelene hakaret eden, her defasında gitmesini bilmiş ve tarihinin en büyük başarılarını yaşatmış hocasına sosyal medyada kapının önüne koyan taraftara ihtiyaç var mı, hiç sanmıyorum.
  • 7821
    --- alıntı ---
    şair yalnız değildir. ‘beğenmeyen’, şu veya bu adamı yüce takımına yakıştıramayan taraftar her yerde vardır ama en çok galatasaray’a yaraşır. sersemliğinden, verilmeyen bir penaltı kadar emin olduğu oyuncusunu, kimi ekşi bir yüzle, kimi dudağının kıyısında alaycı bir tebessüm, kimi sinirden avurdunu çiğneyerek, ‘bak işte’ diye hatasını kollayarak izleyen o tipi bilirsiniz. takımından, laf dinlemeyen oğlu gibi, “bizim gerzekler” diye bahseden tip... maçı evire çevire domine ederken bile, yapılamayanın edilemeyenin nârına yanarak öfleyen tip... aman diyeyim; galatasaraylılar böyledir demiyorum. cemal süreya ‘galatasaraylı’ portresinde ‘ortalama galatasaraylının soyluluk ya da yücelik tasladığını söylemek istemiyorum’ diyordu ya. ben de söylemek istemiyorum. lakin dünyanın her yerinde, ‘her camiada’ görülen bu tipolojiyi, en çok galatasaraylıya yakıştırırım.

    --- alıntı ---

    bu alıntı tanıl bora'nın bir köşe yazısından. çok severim ve çok katılırım. ekşi bir surat, alaycı bir tebessüm harika bir tasvirdir. hatasını bekler der, aklıma top kaybı yapsın da entry girelim zihniyeti gelir.

    bugün galatasaray taraftarı gündem. o olmayınca olmuyor deniyor. ama o olmayınca olmayan stadtaki ultraslan olduğu her maç burada boklanıyordu.

    bizim acı gerçeklerle yüzleşmemiz gerek. ve şımarıklıktan kurtulmamız. yoksa burada birbirimizi eğleriz.

    bence bu sezon %70 yönetime %30da hocaya yazar. berbat yönetime rağmen hocanın bizi şampiyon yapma şansı vardı kendi tepti. sıkı bir hocacı olarak bunu söylemekten gocunmam.

    ama 7-14 şubat arası burada, ekşide, twitter'da galatasarayı fener'den ayıran şey konularında mastürbasyon yapıyorduk. bütün payı üzerimize alıyorduk. şimdi başarısızlıkta kendimiz hariç herkese dağıttık..

    sene başından beri hakemlere inim inim inlettiler. pfdk'sı falan girmiyorum bile. bugün hakem diyene kızıyoruz . çünkü aramızdan elle gösterecek suçlu lazım. yakışmayan biri bize. dün sabri olur kulübedeki hasan olur belhanda olur bugün terim olur..

    umut sarıkaya ne demişti. yakışıklıyı dedem de sever beni de sevsene. iyi günde halatı hep beraber çekiyoruz kötü günde....

    neyse seyirci haklıdir ne de olsa. belki de 30 yıl sonra çocuklar spotify aboneliği gibi bakacak bu işe. bizimki de boşa lakırtı..
  • 7822
    son haftalarda kötü oyunu eleştirmek yerine, bu oyunları sürekli hakeme bağlayan bir oluşum var, aynı şeyleri fenerbahçe ve beşiktaş yapınca hayretler içerisinde izleyerek gülüyoruz ama biz yapınca hakemden önce takımı eleştireyimciler diye yaftalanıyoruz.

    kimsenin hakeme güvendiği bir ortam yok, art niyetlerinin de farkında herkes. kimseyi kötü oyun eleştiriyor diye hakem savunucusu, objektif olma sevdalısı ilan etmeye gerek yok.

    istenilen şey sahaya çıkan galatasaray'ın vura kıra oynaması, misal 2017-2018 sezonunda evimizde karabükspor'u 3-2 yenerken son dakikalarda maicon'un attığı golden sonra hakeme gidip forma çıkarması, yan bakması gibi.

    bizim bildiğimiz galatasaray art niyeti olan hakeme o sahayı dar eder, yedlin'in ayağı kırılacak pozisyonda kimsenin itiraz etmeyip, yerden kaldırıp sakat oyuncu varken donk'un korner kullandırmasını kabul edemem ben ve bunlar benim için hakem konuşmaktan daha önce gelen şeyler.

    hakkımız yenildiğinde sahada inanılacak bir galatasaray olunca liselisi, alaylısı hep beraber nasıl kenetlendiğimizi hatırlatmaya gerek yok, ama seni her defasında mahçup edince takım bir süreden sonra hakemi de konuşuruz ama önceliği kötü futbolu konuşmaya vermenin neresi yanlış onu da anlamıyorum.

    ha bu arada bu kötü futbolu konuşurken, şöyle bir savunma görüyorum:

    beşiktaş ne oynuyor ki ?

    eğer kıstasımız bu ise vah benim galatasaray'ım vaah, vah benim taraftarım vah...
App Store'dan indirin Google Play'den alın