• 11602
    bu akşamdan sonra anladığım kadarıyla başkan adayları sadece twitter'da troll tutmakla kalmayıp burada da bazı yazarları kullanacaklar. dursun özbek önceden ekşi sözlük'te kendisini öven yazı yazdırmıştı zaten.

    başkan adaylarının başlıklarının altı çorba olmuş durumda şu an. bütün başkan adaylarının konuşmalarını kendi kulaklarımızla duymamız gerek artık.
  • 11603
    maalesef bazı rakip takım yüzsüzlerini de barındıran canım sözlüğüm.

    anketinho malumunuz, anket fasilitemiz, bakınız bu günkü anketlere.

    http://anketinho.com/276

    şampiyonluğa en çok katkı veren 4 isim sorulmuş, ben muslera, gomis, rodrigues'den sonra donk'a mı yoksa fernando'ya mı oy versem diye kararsız kalırken, adamlar yasin'e, eren'e, selçuk'a oy basmış.

    http://anketinho.com/278

    burada da hangi başkana oy verirsiniz sorusuna 3 kişi dursun özbek demiş.

    siz kimsiniz arkadaş? ne çeşit bir pişkinsiniz ki rakibinizin sözlüğünde cirit atıyorsunuz.

    düşün yakamızdan, ezik misiniz arkadaş.

    edit: kupa beyi uyardı, yazar olmadan da bu anketlere katılım olabileceği konusunda. tabi o sinirle ben bunu düşünmeden yazdım bu entriyi ama yine de, ziyaretçi oyu da olsa eziklik be kardeşim. ha, şaşırdık mı bu ezikliğe? tabi ki şaşırmadık, sizin de tarzınız bu di mi gagalılar.
  • 11605
    ülkede olan biten bokların burada spor yazmayarak çözüleceğini düşünmeyenler nedeniyle her halükarda spor ve galatasaray konuşulan sözlük.

    biz burada ne yazarsak yazalım bir boku değiştirmeyecek bir anlayın artık şunu. dolar yüz lira olsun n'olacak? belli bir kesimin umrunda değil hacı. ülkede ne boklar yaşandı da kimse ses çıkarmadı. bırakın batıyorsak da hep beraber batalım. biz de gemi batarken müzik çalan icracılar olalım.
  • 11606
    ülkenin günlük hayatına etkisi olduğuna inandığım sözlük.

    yani bundan kastım çok önemliyiz algısı yaratmak, galatasaray sözlüğü şişirip tiner kafası yaşamak değil.
    ama bazı şeyler tavandan tabana, bazı şeyler de tabandan tavana gelişir. buradaki her bir birey taban. galatasaray sözlük belirli bir tabana hitap ediyor. galatasaraylılara. hatta sadece galatasaraylılara değil tüm türk sporuna. fenerbahçelisine de, beşiktaşlısına da.

    keza antu da öyle. yani günlük hayata etki bu tarz platformların hepsinde var.

    burada bir konudaki hoşnutsuzluk zaman içerisinde yayılacaktır. en azından taraftar arasında yayılacaktır. çünkü bizler buradaki konuları eşimizle dostumuzla günlük hayatta da konuşan insanlarız.

    örnek alalım. yabancı sınırı. sporun başındakiler, rantı yiyen güç sahipleri istiyor. kim istemiyor? taraftar. nitekim 17/18 sezonunda siyasetin de gündemi oldu. sonra usulünce geri adım atmak zorunda kaldılar. niye? sosyal medya platformlarında huzursuzluğu yayıldı. kahvede yayıldı. sen stadda maçı beklerken çevrendekilerle oluşturduğun zayıf sosyal çevrenin ortak konusu buydu, orada yayıldı. bu düşünceler ya da yetersiz karşı argümanları spor programlarında konuşuldu. daha çok antitez oluşmasına neden oldu...

    kar tanesi-çığ benzetmesi yapmayacam. çünkü önemsiz tek bir kar tanesinin çığ oluşturması fazla iddialı olur galatasaray sözlük için. ancak sosyal medyadaki tek bir espirinin 2-3 gün içerisinde tüm dünyaya yayılabildiğini de unutmayın. arabanın arkasında çekilmiş bir video... charlie beat me! ouch... kim izlemedi?

    biz ve benzerlerimiz, türkiye'de herkese ulaşma potansiyeli olan platformlarız. dolayısıyla tabana etkimiz var. bir sürü olay yaşanıyor. kiminde bu etki hissedilmez. belki bir gün hissedilir. ama o etkiyi küçümsemek hatadır. bunun için troller, sosyal medya ekipleri var partilerin, müzisyenlerin, firmaların...

    düşünceyi mikroba benzetiyorum. elverişli ortamda inanılmaz bir hızla salgına dönüşebilir. yeter ki aynı mikrop gibi, düşüncenin de bulaşıcılığını güçlendirecek özellikleri olsun. mesela otele gidersin, merkezi sistem havalandırmayı görünce konforunu sevsen de sağlıklı olmadığını bilirsin. çünkü hava yoluyla yayılan bir virüsü oteldeki herkese taşıyacaktır. taraftar o otele gelen müşteridir. düşüncelerimiz, gündemlerimiz ise bahsettiğim virüs. işte galatasaray sözlük düşünceye, havalandırmanın virüse sağladığı elverişli yayılma ortamını sağlar. virüs bizim otelde yayılır. ama hem otelden ayrılan insanlar o virüsü yaymaya devam ederler, hem de otele yeni gelen sağlıklı insanlar o virüsü kapar.

    düşüncenin ne zaman, kim tarafından üretildiğinin hiç bir önemi yok. sosyal medya, kahveler, stadlar, cartlar, curtlar... düşüncenin tabana yayılmasını sağlayan araçlardır. tavan ise eninde sonunda tabanın istediği noktaya gelir.

    o yüzden hiç bir şeye etkimiz yok algısı yanlış. evet türkiye bize göre yönetilmiyor. ama düşüncenizin gücüne inanın. çünkü inanın bana etkisi var. hiç bir boku konuşmaz, hiç bir boku tartışmazsak inanın esas o zaman hiç bir bok değişmeyecek. çarpıklıklar, iyiler, yanlışlar... her zaman her yerde konuşulmalı, yazılmalı, okunmalı. fransız devrimini yaratan, kilise baskısını kıran şey bu oldu. çağı, değiştirdiği kafa yapısını bir hayal edin.

    biz gibi sosyal platformlar malesef olması gereken bağımsız medyanın görevini üstleniyor. ne kadar çok insana ulaşabilirsek o kadar etkiliyiz. ve bilin ki antu'dakiler, burdakiler... bizler az insana ulaşmıyoruz doğrudan veya dolaylı olarak.
  • 11607
    26 mayıs 2018 galatasaray seçim genel kurul toplantısı için dursun özbek'in seçilmemesine olduğu kadar mustafa cengiz'in seçilmesine de odaklanması gereken sözlüktür.

    bu genel kurul üyeleri gider ozan korkut veya fatinoğlu'nun seçer, sonra da bize dönüp "alın işte, dursun'u seçmedik" diye gevrek gevrek sırıtır.

    mustafa cengiz başkan olacak!!! o kadar.
  • 11609
    en azından sosyal medya özgürdür, galatasaray sözlük de internetin doğası gereği özgür olmalıdır.

    bilginin paylaşılma ve ulaşma özgürlüğü vardır. herkesin bu hakkı saklıdır. bir kişinin ne yaptığı ne söylediği sizi ilgilendirmeyebilir ama başka birini ilgilendiriyor olabilir. bunu bilemezsiniz. üstelik en azından, karşı olduğunuz görüşün ne olduğunu bilmek, muhalefet etmenin temel prensiplerinden biridir.

    memleketin medyasına sirayet eden ve herhalde kanıksanmış olan ambargonun bünyesindeki yazarlar tarafından da bir nebze kabul görmesi üzmüştür.

    biz galatasaray'ı ve camiasını başka biliriz.
  • 11613
    sanırım add manager yapıp, eray işcan’ı 100 milyon euroya real madrid’e gönderdiğimiz bilgisine ulaştık. sabahtan beri ilk kez baktım sözlüğe bir de ne göreyim, kjaer’e 10 küsur milyon, nagatomo’ya 3, akbaba’ya 5, trezeguet’e 5 yapıştırıp duruyoruz. arkadaşlar avrupa’dan men edilmemiş olabiliriz ama sattığın kadar al kısıtlaması geliyor. nereden gelecek bu paralar acaba?
  • 11615
    inanılmaz bir yer.

    okay yokuşlu başlığına giriyorsunuz. kariyerinde 10 numara oynadığı maç sayısı bile stoper oynadığı maç sayısının 3 katı olan bir futbolcuyu 25 inden sonra galatasaray'da stoper olarak kullanmayı düşünen var.

    emre mor başlığına giriyorsunuz. celta'nın 13m verip, daha sonra cüzdanının başında zılgıt çektiği bu oyuncu için 12m vererek almayı düşünen var.. 12 milyon. on iki milyon. emre mor'a. aynen.

    juraj kucka başlığına giriyorsunuz. elinizde kadroya sürebildiğiniz nadir türk oyuncularından birisini, kariyerinin sonuna varmış kucka ile takas etmeyi düşünenler mevcut. süper ligde yaşanıyor bu olay.

    tüm sözlüğün transfer sezonu şimdiden hayırlı olsun. yaya toure de süper lige fazla bir futbolcu bu arada. evet.
  • 11617
    transfer sezonlarında komik olan sözlüğümüz. kimsenin iyi niyetinden zerre şüphem yok da beni çok güldürüyor bu zamanlarda girilen entryler.

    türlü türlü oyuncular, istatistikleri, fm verileri, biçilen bonservis bedelleri, maaşları, tek cümleyle takımdan gönderilen oyuncular, şu oyuncu için şu kadar limit belirlemeler...

    siz de haklısınız gerçi, maçlar bitti; konuşacak bir şey de kalmadı. artık böyle farazi transferler konuşalım.
  • 11618
    yazarların serbest bırakılması, ipinin salınması gereken zamanın geldiği sözlük.

    kafayı yedik şampiyonluk stresinden, federasyondan, dursun belasından, gomis'in penaltı stresinden falan filan. bütün bunlara eklenen bir şampiyonlar ligi heyecanı var ki, apayrı bir heyecan, apayrı bir sevinç kaynağı. şampiyonlar ligi olmadan geçen zaman sonrası resmen bülent kayabaş'a döndük.

    bırakın millet rahat rahat saçmalasın. sizler sanki higgs bozonuyla uğraşıp, planck uzunluğu hakkında brifing veriyorsunuz amk :(

    hepimiz şurada on dakika fantezi kurup, üç satır yazıp içimizi dökeceğiz. nedir bu şiddet, bu celal ey gss yazarı!!!

    ben de birazdan yeni nesil bir elmander bulup, arjantin'den tevez-dybala kırması bir yalancı forvetle gol rekorları kırdıracağım mesela takımımıza.
  • 11619
    son zamanlarda bazı yazarların, yazmış olduğu entry sayısının çokluğuna ya da uzun süredir burada olmasına güvenerek "buranın ağası benim" tadında ukala tavırlar içine girdiği sözlüktür. çoğunlukla sözlük formatının dışına çıkıp kurallara da uymuyorlar. entrylerin içeriği de cabası. bunlara hafiften tutulmaya başladım. umarım herkes burasının ortak bir paylaşım alanı olduğunun farkına varır.
  • 11620
    2011 yılında bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştığım ve yıllardır takip ettiğim, internette ilk girdiğim site olan tematik sözlük.

    benim için çok değerli bir yer olmuştur her zaman. galatasaray'ı buradan takip etmeyi çok seviyorum ve muhtemelen sözlük kapanana kadar da bu böyle devam edecek. artık okur faslını geçip yazar olma zamanımın geldiği düşünerek ilk adımı attım artık buradayım. kupaları burada hep beraber kutlamak için sabırsızlanıyorum nice başarılara efendim.
  • 11623
    burası yanılmıyorsam sözlük, bilgi veyahut bilgi doğrultusunda fikir paylaşılan bir ortam. galatasaray divan kurulu, kongresi, teknik heyeti, transfer komitesi yada kulübün herhangi bir resmi bağlantısı değil. galatasaray taraftarının da %99'unun bu platformdan haberi de yok. okuyan sen ben ve bir kaç bin kişi.

    yazılanların gerekli mercilere ulaştığını düşünenler var ise çok büyük yanılıyorlar. "şunu yapmalıyız, şunları almalıyız, şunları göndermeliyiz" derken hata yapılıyor, hatta komik duruma düşülüyor. bir, boşuna kraldan çok kralcı olunuyor. iki, gerekli kişilerin gördüğü filan yok. üç, cümle yanlış "yapmalıyız" vs değil "yapılmalı", çünkü sen yetkili değilsin. ki galatasaray'ın başında fatih terim var ise ve de fatih terim'in işine karışan bir başkan da yok ise, yapılacak transferler tamamen hocanın inisiyatifinde yani ''ben öyle uygun gördüm'' doğrultusunda yapılır. hele de şampiyonluk ertesinde, ''ben bu dakikadan sonra ders almam, ders veririm'' modunu sandıktan çıkarmışken, her hangi bir taraftarı düşüncesi doğru bile olsa fatih hocanın umurunda bile olmaz. kendi doğruları ve inatları vardır. bazen çok haklı çıkar bazen yanılır.

    bir milyon galatasaraylı bir araya gelip ''sneijder'i geri istiyoruz ve maaşını biz ödeyeceğiz'' desin, boşa. hoca istemiyorsa almaz, kesinlikle kimseyi de takmaz. mesela yedi sene önce bütün taraftarlar abdul kader keita'yı geri isterken hoca istemediğini söylemedi ama alınmasını da engelledi. mesela bir milyon kişi yiğit gökoğlan'ı istemesin yine gider yiğit'i alır ve oynatmaya çalışır . yani hoca varsa boşuna olası transferleri konuşmayın. şu mevkilere adam lazım diyin ama sakın ''bak şu alınmalı'' demeyin. hoca her gün burayı okusa bile, çok da takmaz.

    milli takımdayken metin tekin anlatmıştı bir kere , '' tüm gece bütün teknik ekip, hocaya rakip güçlü olduğu için daha defansif bir kadro ile çıkmamız gerektiğini anlattık ve fatih hoca da haklı bulmuştu bizi, fakat maç günü fatih hoca yine bildiği işi yapıp ofansif bir kadro ile çıkmıştı'' diye anlatır.

    muhtemelen siz scoutluk yaparken kendisinin transfer listesi çoktan bellidir. serie a'daki oyunculara bayılır*, hızlı genç futbolculara bayılır, eski çalıştığı milli oyunculara* bayılır vs. hocanın favorileri bellidir. boşuna amerika'yı keşfetmeyin.

    hepimiz galatasaraylıyız ve galatasaray'ın daha iyi olmasını isteriz fakat biraz daha mantıklı olmamız lazım.
  • 11624
    bence yazarların bir kısmı galatasaray sözlük'le ilgili az takip ediliyor gibi ciddi yanılgıya sahip.

    galatasaray sözlük aktif olarak galatasaray'ı takip eden hemen hemen her taraftarın bildiği bir platform. kulüp tarafından da ciddi şekilde takip edildiğini biliyoruz. bunla beraber camia içinden ve dışından önemli yazarlara sahip.

    dünyanın en güvenilir istatistik sitesi alexa verilerine göre galatasaray sözlük türkiye'de en çok ziyaret edilen 3. sözlük konumumda. hem de sadece galatasarayla ile ilgili olmasına rağmen. ilk iki sırada ise ülkenin en bilinen ve en eski sözlükleri ekşi ve uludağ sözlük mevcut. galatasaray sözlük sınırlı içeriğiyle bunların arkasında yer alıyorsa ciddi şekilde takip ediliyor demektir.

    https://www.alexa.com/...C4%B1l%C4%B1mc%C4%B1

    ayrıca aşağıdaki linklerden de görülebileceği üzere galatasaray sözlük, galatasaray resmi web sitesi galatasaray.org'u ziyaretçi sayısı bakımından nerdeyse ikiye katlamış durumda.

    https://www.alexa.com/siteinfo/rerererarara.net
    https://www.alexa.com/siteinfo/galatasaray.org

    bu verileri daha önce de paylaşmıştım.

    yani sözlük zaten takip edilmiyor gibi bir algıya kapılmayın. galatasaray sözlük ciddi şekilde takip ediliyor. bu yüzden yazıklarımıza biraz daha özen göstermemiz gerekiyor. elbette transferler ciddi ekipler tarafından gerçekleştirilir, transfer konusunda sosyal medyada yazılanları bu ekipler çok fazla dikkate almazlar, zaten almamaları da gerekiyor. fakat yine de bu bir veri sunabilir. burası bir taraftar oluşumu, insanlar kendi düşüncelerini dile getirip bir etkileşim içerisine girebilmeliler. burada yüzlerce yazar var, bazı konularda herkesin görüşünün farklı olmasından daha doğal bir durum yok.

    diyorum ya önemli olan üslup. fikirleri dile getirme şekli bazen fikirlerin önüne geçebiliyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın