6
2014 kasımıydı izmir ödemiş'e gttim. bozdağ denen bir daha asla gitmeyeceğim bir yolu izledim. oğlum yol öyle tehlikeli ki, burnun kaşınsa bitersin.
bir arkadaşım karşıladı. abi beni takip et, sana otel bulalım dedi. o önde motoruyla ben arkada arabayla takipteyim.
yan taraftan bir futbol topu fırladı önüme, çalımlayıp geçecek zamanım yoktu, üstünden geçmeyi denedim. olmadı. tekerlekle topun üstünden geçtim, bom diye patladı.
geri vitese taktım, geri geldim. 9-10 yaşlarında 2 çocuk ağlamaklı bakıyorlar. bu arada anneleri de fırçalıyor ufaklıkları. camı açtım çağırdım çocukları. korktular gelmediler.
indim arabadan. korkmayın olum, kaç para top diye sordum. en ufakları 5 lira dedi. anneleri bir yandan, mahallenin yaşlı bir amcası bir yandan para vermeyin bunlara, sokakta oynamalarının cezasını çeksinler diye konuşup duruyorlardı.
tabii ki ne kadar verdiğimi söylemeyeceğim ama topun parası ve aslında topu patlatmamın kefearetini verdim çocuklara.
düşündüm de aynısı ben çocukken başıma gelseydi, ki defalarca geldi, top oynayamayacak olmamın üzüntüsü günlerce geçmezdi. geçmemişti de nitekim.
ilerleyen yıllarda ödemiş'ten bir topçu yetişir de böyle bir hikaye anlatırsa diye galatasaray sözlüğe not düşmüş olayım. böyle bir şey hiç olmayabilir, umurumda da değil. ben mutluyum, topu patlayan çocuklar mutlu. bana yeter.
bir arkadaşım karşıladı. abi beni takip et, sana otel bulalım dedi. o önde motoruyla ben arkada arabayla takipteyim.
yan taraftan bir futbol topu fırladı önüme, çalımlayıp geçecek zamanım yoktu, üstünden geçmeyi denedim. olmadı. tekerlekle topun üstünden geçtim, bom diye patladı.
geri vitese taktım, geri geldim. 9-10 yaşlarında 2 çocuk ağlamaklı bakıyorlar. bu arada anneleri de fırçalıyor ufaklıkları. camı açtım çağırdım çocukları. korktular gelmediler.
indim arabadan. korkmayın olum, kaç para top diye sordum. en ufakları 5 lira dedi. anneleri bir yandan, mahallenin yaşlı bir amcası bir yandan para vermeyin bunlara, sokakta oynamalarının cezasını çeksinler diye konuşup duruyorlardı.
tabii ki ne kadar verdiğimi söylemeyeceğim ama topun parası ve aslında topu patlatmamın kefearetini verdim çocuklara.
düşündüm de aynısı ben çocukken başıma gelseydi, ki defalarca geldi, top oynayamayacak olmamın üzüntüsü günlerce geçmezdi. geçmemişti de nitekim.
ilerleyen yıllarda ödemiş'ten bir topçu yetişir de böyle bir hikaye anlatırsa diye galatasaray sözlüğe not düşmüş olayım. böyle bir şey hiç olmayabilir, umurumda da değil. ben mutluyum, topu patlayan çocuklar mutlu. bana yeter.