874
bu sezon erman toroğlu’nu biraz dinlemeye başladım. daha önceleri bana, ceketi omzunda, tespihi elinde gezen mahalle kabadayılarını hatırlattığı, zekasından çok pazusuyla, merhametinden çok zulmüyle yaşayan mahlukatı çağrıştırdığından kale almazdım doğrusu.
bu sezon biraz zeka kırıntısı gösteren yorumlarına şahit olmuştum. ancak 21 nisan 2018 galatasaray alanyaspor maçından sonra yaptığı penaltı kırmızı kart yorumu beni şaşırttı doğrusu. fifa’nın ceza alanı içinde bariz gol şansı-penaltı-kart kuralını değiştirdiğini yediden yetmişe herkes biliyor, toroğlu da biliyor. peki bu değişimi neden doğru yorumlayamıyor. çünkü kafa eski, beyin eski, hamam eski, tas eski. kuralı biliyor ama güncele uyum sağlayamadığından bilinçaltında direniyor.
işte burası çok önemli bir konu. beynini, belleğini yenileyemeyen, kendisini güncelleyemeyen, eski köye yeni adeti kabullenemeyen insanlar bağnaz/tutucu olarak adlandırılıyor. bu tipler her alanda varlar ve tıkaç görevi görüyorlar. damarları tıkıyor, toplumun kalp krizi geçirmesine neden oluyorlar. bu tipler her alanda böyleler. siyaset, spor, eğitim, kültür, sanat vs.
dünkü maçta, alanyaspor’un geliştirdiği atakta, muslera’nın douglas’a yaptığı hareketin kırmızı kartı gerektirdiğini söyleyen, yazan dört isim var türk spor basınında. bunlar, erman toroğlu, ahmet çakar, şansal büyüka ve ömer üründül. evet bir pozisyon bu dinazorlara ne kadar güzel ışık tutuyor. işık tutuyor da bu zavallıları görebilmek ve bunları bypas etmek toplumun doktorlarının görevi. aksi halde orta ve uzun vadede toplumsal kalp krizine neden olacakları kesin.
şimdi tekrar izah edelim. yeni kural diyor ki: ceza alanı içinde, penaltıya neden olan futbolcu, topa müdahale etmek isterken penaltıya sebebiyet vermiş ise (düşürmenin şekli, topun yönü, bariz gol şansına bakılmaksızın) kırmızı değil sarı kart verilir. çünkü hem kırmızı kart hem penaltı iki kez cezalandırmak anlamı taşır. fifa’nın bu gerekçesine katımayabilirsiniz ama uygulamak zorundasınız çünkü futbolun anayasasını fifa yazıyor.
peki hem kırmızı kart hem penaltı hangi durumlarda çıkarılacak. örneğin, top geçtikten sonra, kaleci ya da herhangi bir futbolcu, topla hiç ilgisi olmadan rakibini arkadan çekerse, önüne atlayıp koşu yolunu kapatırsa, kolundan bacağından çekip düşürürse hem penaltı hem kırmızı kart verilmesi gerekiyor. bu nedenle karşı karşıya pozisyonlarda kalecinin topla oynama niyeti açık, mantıklı ve görünür olduğundan kırmızı değil sarı kart verilmesi tartışılamaz bile.
en son örneği, şampiyonlar ligindeki real madrid juventus maçında yaşandı. juveli futbolcu, real madridli furbolcuyu arkadan müdahale edip düşürmesine rağmen kırmızı çıkarılmadı. neden? çünkü amacı tamamen topa müdahale etmekti juvelinin.
yine dünkü maçta, serdar aziz’in pozisyonunda yaşandı. orada da bariz gol şansını engellediği için penaltı verdi hakem ama kırmızı değil sarı kart gösterdi. neden? işte aynı nedenden; serdar aziz tamamen topa odaklıydı ve topa vurmak isterken rakibini düşürmüştü. yani nitelik itibariyle serdar aziz’in pozisyonu ile muslera’nın pozisyonları aynıydı. ikisi de topa müdahale etmek isterken rakibi düşürmüşlerdi.
burada hakemlerin dikkat etmesi gereken bir nokta var. bu vesileyle onu da izah edelim. ceza alanı içinde olsa bile rakibine ve topa birlikte olmak üzere şiddetli ve tehlikeli hareket varsa bunun cezasını ayrı vermeleri gerek. çünkü örneğin, rakibine çift dalan kaleci, arkadan tendona ya da kaval kemiğine basan, vuran futbolcuya ayrıca kırmızı kart göstermeliler. bu durumda bariz gol şansını engellediği için penaltı, tehlikeli ve şiddetli hareketten kırmızı.
umarım ve dilerim bu hususlar açıklığa kavuşmuş herkesçe anlaşılmıştır.
bu sezon biraz zeka kırıntısı gösteren yorumlarına şahit olmuştum. ancak 21 nisan 2018 galatasaray alanyaspor maçından sonra yaptığı penaltı kırmızı kart yorumu beni şaşırttı doğrusu. fifa’nın ceza alanı içinde bariz gol şansı-penaltı-kart kuralını değiştirdiğini yediden yetmişe herkes biliyor, toroğlu da biliyor. peki bu değişimi neden doğru yorumlayamıyor. çünkü kafa eski, beyin eski, hamam eski, tas eski. kuralı biliyor ama güncele uyum sağlayamadığından bilinçaltında direniyor.
işte burası çok önemli bir konu. beynini, belleğini yenileyemeyen, kendisini güncelleyemeyen, eski köye yeni adeti kabullenemeyen insanlar bağnaz/tutucu olarak adlandırılıyor. bu tipler her alanda varlar ve tıkaç görevi görüyorlar. damarları tıkıyor, toplumun kalp krizi geçirmesine neden oluyorlar. bu tipler her alanda böyleler. siyaset, spor, eğitim, kültür, sanat vs.
dünkü maçta, alanyaspor’un geliştirdiği atakta, muslera’nın douglas’a yaptığı hareketin kırmızı kartı gerektirdiğini söyleyen, yazan dört isim var türk spor basınında. bunlar, erman toroğlu, ahmet çakar, şansal büyüka ve ömer üründül. evet bir pozisyon bu dinazorlara ne kadar güzel ışık tutuyor. işık tutuyor da bu zavallıları görebilmek ve bunları bypas etmek toplumun doktorlarının görevi. aksi halde orta ve uzun vadede toplumsal kalp krizine neden olacakları kesin.
şimdi tekrar izah edelim. yeni kural diyor ki: ceza alanı içinde, penaltıya neden olan futbolcu, topa müdahale etmek isterken penaltıya sebebiyet vermiş ise (düşürmenin şekli, topun yönü, bariz gol şansına bakılmaksızın) kırmızı değil sarı kart verilir. çünkü hem kırmızı kart hem penaltı iki kez cezalandırmak anlamı taşır. fifa’nın bu gerekçesine katımayabilirsiniz ama uygulamak zorundasınız çünkü futbolun anayasasını fifa yazıyor.
peki hem kırmızı kart hem penaltı hangi durumlarda çıkarılacak. örneğin, top geçtikten sonra, kaleci ya da herhangi bir futbolcu, topla hiç ilgisi olmadan rakibini arkadan çekerse, önüne atlayıp koşu yolunu kapatırsa, kolundan bacağından çekip düşürürse hem penaltı hem kırmızı kart verilmesi gerekiyor. bu nedenle karşı karşıya pozisyonlarda kalecinin topla oynama niyeti açık, mantıklı ve görünür olduğundan kırmızı değil sarı kart verilmesi tartışılamaz bile.
en son örneği, şampiyonlar ligindeki real madrid juventus maçında yaşandı. juveli futbolcu, real madridli furbolcuyu arkadan müdahale edip düşürmesine rağmen kırmızı çıkarılmadı. neden? çünkü amacı tamamen topa müdahale etmekti juvelinin.
yine dünkü maçta, serdar aziz’in pozisyonunda yaşandı. orada da bariz gol şansını engellediği için penaltı verdi hakem ama kırmızı değil sarı kart gösterdi. neden? işte aynı nedenden; serdar aziz tamamen topa odaklıydı ve topa vurmak isterken rakibini düşürmüştü. yani nitelik itibariyle serdar aziz’in pozisyonu ile muslera’nın pozisyonları aynıydı. ikisi de topa müdahale etmek isterken rakibi düşürmüşlerdi.
burada hakemlerin dikkat etmesi gereken bir nokta var. bu vesileyle onu da izah edelim. ceza alanı içinde olsa bile rakibine ve topa birlikte olmak üzere şiddetli ve tehlikeli hareket varsa bunun cezasını ayrı vermeleri gerek. çünkü örneğin, rakibine çift dalan kaleci, arkadan tendona ya da kaval kemiğine basan, vuran futbolcuya ayrıca kırmızı kart göstermeliler. bu durumda bariz gol şansını engellediği için penaltı, tehlikeli ve şiddetli hareketten kırmızı.
umarım ve dilerim bu hususlar açıklığa kavuşmuş herkesçe anlaşılmıştır.
