1166
rezillik. sürekli anadolu takımlarını küçümseyici şekilde zeminden vuruyoruz ama bizimki de leş gibi. dün maçı izlerken o kadar rahatsız oldum ki, sakatlık vermemek resmen mucize. çimin kalmadığı yerler mi dersin, topun yumuşamadığı yerler mi dersin, tozun dumana katıldığı yerler mi dersin, yani bu büyük rezillik.
yıl 2006 turgutreis'in bir sahası vardı komple toprak zemin. ama dozer üstünden geçe geçe o kadar sıkıştırmış ki beton olmuş o toprak artık. betonda düşsen, kaysan canın bu kadar yanmaz. orada oynamak kadar can sıkıcı bir şey yoktu. ilk maçta da 2 gol atmıştım ama adamlar alışmış sahaya. biz tavşan gibi kaldık. topun sekmesi, ivmesi, hızı çok değişiyor. başka toprak sahalarda da oynadım ben ama orası apayrı berbattı. dün o hissi aldım ben. zevk vermeyen bir saha. böyle topa bir vuracaksın ip gibi gidecek, kaldırdığında düştüğü yerde sekmeyecek.
sürekli aynı şeyleri yazıyoruz ama bu zemin bakımı falan kimin elindeyse nereye yakın olduğunu araştırmak lazım.
bazı çıkarımlarda bulunuyorum ve kapı bir yere çıkıyor. liyakat çok önemli.
işi gerçek profesyonellere bırakmak şart.
yıl 2006 turgutreis'in bir sahası vardı komple toprak zemin. ama dozer üstünden geçe geçe o kadar sıkıştırmış ki beton olmuş o toprak artık. betonda düşsen, kaysan canın bu kadar yanmaz. orada oynamak kadar can sıkıcı bir şey yoktu. ilk maçta da 2 gol atmıştım ama adamlar alışmış sahaya. biz tavşan gibi kaldık. topun sekmesi, ivmesi, hızı çok değişiyor. başka toprak sahalarda da oynadım ben ama orası apayrı berbattı. dün o hissi aldım ben. zevk vermeyen bir saha. böyle topa bir vuracaksın ip gibi gidecek, kaldırdığında düştüğü yerde sekmeyecek.
sürekli aynı şeyleri yazıyoruz ama bu zemin bakımı falan kimin elindeyse nereye yakın olduğunu araştırmak lazım.
bazı çıkarımlarda bulunuyorum ve kapı bir yere çıkıyor. liyakat çok önemli.
işi gerçek profesyonellere bırakmak şart.

