1304
transfer sürecini iyi yönetmemiz lazım. renkdaşları anlıyorum hatta katılıyorum, her gitmek isteyen oyuncuyu değerinin yüzde 20 aşağısına göndermek zorunda değiliz. yalnız yarattığımız imaj da önemli. hem oyuncular hem de menajerlerin nezdinde, galatasaray'ın "ben bu kulübe giderim, iyi performans gösteririm, taliplerim olur, olunca da kulüp bana sıkıntı çıkarmadan satışımı gerçekleştirir" imajını yaratmamız bence önemli. bugün benfica'nın, porto'nun tam olarak piyasadaki karşılığı budur. oyuncu buraya giderken bilir ki, iyi bir teklif getirirse kulüp onu satar. burda ince nokta şudur; bu kulüpler de bundan 25-30 sene önce oyuncuları tam değerinde satamıyordu. 3'e aldığını 10'a satması gerekirken 7'ye satıyordu. böyle böyle oyuncular üzerinde bir imajları oluştu. güney amerikalı genç yıldız adaylarının ilk durağı bu kulüpler oldu. bu sefer de zamanla 3'e aldığını 10'a satması gerekirken 15'e satmaya başladı. karşılıklı güvenle alakalıdır bu. oyuncuya "sen merak etme, ben bu işin ustasıyım, seni satacağım ama hem sen hem ben alacağımızın daha üzerinde para alacağız" diyebilmiştir. biz yeniyiz bu işte. oyuncu da haliyle tedirgin oluyor. ulan şimdi bu fırsatı kaçırırsam bir fırsat daha çıkar mı karşıma diyor. her ne kadar futbol taraftarı menajerleri sevmese de bu işin yüzde 90'ı bu adamlar. onlar için de oyuncularını bize getirmek için bir sebep yaratmamız gerekiyor. "getir, parlatırım, satarım"dan daha iyi daha güzel bir sebep olabilir mi? ama yok kardeşim şu kadar paranın 1 lira aşağısına satmam inadı bu tip potansiyelli oyuncuları bizden uzaklaştırır. dediğim gibi bunu da söyleyecek zamanımız gelecektir ama henüz erken. bu işlerin acemisiyiz daha. cin olmadan adam çarpmanın manası yok. hem oyuncunun hem de menajerinin hem de kulübün mutlu olacağı bir meblağda anlaşmak her şeyden önemli. 2 milyon euro az kazanırız ama uzun vadede çok şey kazanabiliriz.