• 23940
    onyekuru transferi sonrası takım üzerinde bazı çıkarımlar yapmıştım.

    --- alıntı ---

    galatasaray tudor döneminden günümüze 4-1-4-1 ve türevlerini oynama alışkanlığını devam ettiren ama bunu farklı şekillerde deneyen bir takım.
    fatih hocanın gelişinden sonra bu sistemi bozmayıp ufak tefek dokunuşlar yaparak devam etmesinin nedenlerinden biri de tam olarak yukarıda bahsettiğim tempolu oyun&pres gücü kavramlarında galatasaray'ın kemik kadrosunun iyi bir oyuncu yapısına sahip olmasıydı.

    --- alıntı ---

    onyekuru’nun yokluğunda hoca bazı alışkanlıklarından vazgeçmiş gibi gözüküyor. hocanın oyununu zorlaştıran şey tudor’dan aldığı takımı devam ettirmesi değil tudor döneminden kalan oyuncularla yolların ayrılamamasıydı.

    19 ocak 2020 galatasaray denizlispor maçına baktığımızda takımda hala eksik olan unsurlar söz konusu. nedir bunlar?

    birincisi ve en önemlisi kesinlikle onyekuru. planları bozdu diyebiliriz bu sakatlık. hocayı farklı bir oyun planına yönlendirdi şimdilik. ayrıca ömer her ne kadar ilk yarının performans olarak en iyi 3 oyuncusundan biri olsa da artık yedek kulübesinde beklemesi gerekiyor. maçta özellikle dikkat ettiğim bir diğer konu ise rakip köşe vuruşlarında ileride 1 tane bile oyuncu bulundurmayışımızdı. işte onyekuru böyle durumlarda ileriye topu hızlı taşıyabilecek ve tehlikeli atağa dönüştürebilecek bir futbolcu. bir diğer konu ise luyindama’nın yokluğu. onun yokluğunda bir kez daha savunmada ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu anladık.

    eksik olan şeylerin dışında güzel olan şeyler de var tabii:

    --- alıntı ---

    en çok ihtiyacımız olan futbolcu kendisi olabilir şu an. sakatlığı olmasaydı şimdiye kadar çoktan form tutmuştu. 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçında gol pozisyonlarında olan isimde kendisiydi. orta sahada tempoyu ayarlayabilen, pres yapabilen ve top sürebilen bi oyuncu olduğu için temposu düşük olan takımımıza hareket getirebilecek futbolcu.

    --- alıntı ---

    lemina, melo’dan sonra izlediğim en iyi oyuncu diyebilirim. beni yanıltmadığı gibi oynadığı futbolla stadı coşturan futbolculardan biri. bazen defans bölgesinde yaptığı riskli işler olsa bile...

    yıllardır izleyemediğimiz ve aç olduğumuz bir sol bek performansı vardı... saracchi, telles sonrası karanlık dönemden bugüne izlediğim en iyi sol bek performanslarından birinin fragmanını sundu ve ilk maçında asistini yaparak maçın adamı olmayı haketti. gelmeden önce defansif olarak defoları olduğu söylense de ben ilk maçında o kadar eksik bulmadım. rakip topa çok fazla sahip olup hücuma çıkamadı evet ama şunu da belirteyim: denizlinin hücum yönü’nün %48’i, galatasaray’ın sol kanadındandan gerçekleşti. önde yakalandığı bir pozisyonda arkasına adam kaçırdı fakat onu da marcao telafi etti. koca maç boyunca hatırladığım bir tek bu pozisyondu. ayrıca onyekuru’nun gelişiyle hem hücum olarak hem de defansif olarak katkısı artacaktır.

    gol atma sıkıntısı çeken takımımıza geri dönüşüyle can veren emre akbaba sağlıklı olduğu sürece skor katkısına devam edecek gibi gözüküyor. içeriye yaptığı koşuları, doğru yerde durması ve ara pasları ile gerçekten oyuna katkısı büyük. yedeği de taylan olur muhtemelen.

    komşudaki tavuk kaz görünmesin diye kendini yırtan bir adam gördüm sahada. gol atmak dışında da ekstra çabalayan biriydi... orta sahaya gelip top aldı, sağ tarafa gitti top aldı, defans arkasına sarktı ve en sonunda attı golünü. yetmedi 90’da yenilen gollere tepki olarak sizin yapacağınız defansı diyerek gitti top kazandı. pozisyon dışına çıkması hoşuma gitmese de... falcao’yu izlerken ben kesinlikle buraya tatil yapmaya gelmiş bir adam görmüyorum kesinlikle!

    onyekuru’nun dönüşü sonrası takım üzerinde neler değişir tam emin olmamakla birlikte hocanın 4-2-3-1’e döneceğini düşünmekteyim. 23. haftadaki fenerbahçe deplasmanına kadar 5/5 gideceğimizi düşündüğümü de ekleyeyeyim...
App Store'dan indirin Google Play'den alın