79
https://www.youtube.com/watch?v=1uVf5jiLg54
örnek gösterilen ilgili video da bir kere baştan laiklik ve dine farklı anlamlar yüklenmiş. bahsi geçen video da "laiklik ile din çatışmaz ; aksine laiklik dinin içerisindedir." diyor. işte sorun tam burada patlak veriyor. laiklik'in bu tür anlayışlarda din ile çatıştığı varsayımı vardır. laiklik din ile çatışmaz aksine dinin sadece kendi dini, uhrevi işlerle uğraşmasını siyasal ekonomik konulara dahil olmamasını ister. bunun içinde bu ülkede amacından sapmasın sadece bu işle uğraşsın diye de diyanet işleri başkanlığı kurulmuştur. bu kurumun ne kadar laiklik anlayışı çerçevesinde kurulduğu tartışılır. ama eğer kurulmasaydı şimdiki şeyhulislamlık tartışmalarını hayal ediyorum da iyi ki de kurulmuş. bizi fazladan bir tartışmanın içine çekmekten kurtarmıştır.
yine ilgili video da birkaç bilgi verilmiş evet bunlar doğru. fakat bunun laiklik ile alakası nerede? hem kudüs'ü istanbul'u alacaksın hemde inanç, ibadet özgürlüğü tanımayacaksın öyle şey olmaz. öyle olması demek zaten senin kurduğun sistemin baştan çökmesi demek. tarihte büyük imparatorlukları biraz inceleyin kaç tanesi bu tür kısıtlamalar yüzünden çatırdayarak yıkılmış. osmanlı'nın da 600 yıl ayakta kalmasının yegane kimsenin inançlarına doğrudan doğruya müdahale etmemesidir. ama bu laiklik demek değildir. islamiyet'te zorlama yoktur herkese inanç, ibadet serbestliği vardır. sen bu durumu laiklik'e yorarsan bu tamamıyla yanlış bir yorum olur- ki yine ilgili video da ki şahıs bunu biraz lütuf bağbında gören bir insan.
türkiye'de laik yönetim anlayışı tanzimat ile başlamıştır. türkiye cumhuriyeti'ne has bir özellik değildir. çünkü şerri hükümlerle yönetilen bir ülkede ancak 2 kadın bir tam şahit değeri görebilir. müslümanların mahkemelerinde gayrimüslimler şahitlik yapamaz. oysaki dürüst bir müslüman ile dürüst bir gayrimüslim arasında ne gibi bir fark olabilir ki? bunun ne kadar sakat bir anlayış olduğunun farkına varılması ta 1800'lü yılardır. bu yüzden o dönemlerden bu yana çeşitli düzenlemelerle günümüze kadar gelmiştir. ha halen bile ne kadar laik ne kadar demokratik olduğumuz tartışılır tabi.
örnek gösterilen ilgili video da bir kere baştan laiklik ve dine farklı anlamlar yüklenmiş. bahsi geçen video da "laiklik ile din çatışmaz ; aksine laiklik dinin içerisindedir." diyor. işte sorun tam burada patlak veriyor. laiklik'in bu tür anlayışlarda din ile çatıştığı varsayımı vardır. laiklik din ile çatışmaz aksine dinin sadece kendi dini, uhrevi işlerle uğraşmasını siyasal ekonomik konulara dahil olmamasını ister. bunun içinde bu ülkede amacından sapmasın sadece bu işle uğraşsın diye de diyanet işleri başkanlığı kurulmuştur. bu kurumun ne kadar laiklik anlayışı çerçevesinde kurulduğu tartışılır. ama eğer kurulmasaydı şimdiki şeyhulislamlık tartışmalarını hayal ediyorum da iyi ki de kurulmuş. bizi fazladan bir tartışmanın içine çekmekten kurtarmıştır.
yine ilgili video da birkaç bilgi verilmiş evet bunlar doğru. fakat bunun laiklik ile alakası nerede? hem kudüs'ü istanbul'u alacaksın hemde inanç, ibadet özgürlüğü tanımayacaksın öyle şey olmaz. öyle olması demek zaten senin kurduğun sistemin baştan çökmesi demek. tarihte büyük imparatorlukları biraz inceleyin kaç tanesi bu tür kısıtlamalar yüzünden çatırdayarak yıkılmış. osmanlı'nın da 600 yıl ayakta kalmasının yegane kimsenin inançlarına doğrudan doğruya müdahale etmemesidir. ama bu laiklik demek değildir. islamiyet'te zorlama yoktur herkese inanç, ibadet serbestliği vardır. sen bu durumu laiklik'e yorarsan bu tamamıyla yanlış bir yorum olur- ki yine ilgili video da ki şahıs bunu biraz lütuf bağbında gören bir insan.
türkiye'de laik yönetim anlayışı tanzimat ile başlamıştır. türkiye cumhuriyeti'ne has bir özellik değildir. çünkü şerri hükümlerle yönetilen bir ülkede ancak 2 kadın bir tam şahit değeri görebilir. müslümanların mahkemelerinde gayrimüslimler şahitlik yapamaz. oysaki dürüst bir müslüman ile dürüst bir gayrimüslim arasında ne gibi bir fark olabilir ki? bunun ne kadar sakat bir anlayış olduğunun farkına varılması ta 1800'lü yılardır. bu yüzden o dönemlerden bu yana çeşitli düzenlemelerle günümüze kadar gelmiştir. ha halen bile ne kadar laik ne kadar demokratik olduğumuz tartışılır tabi.