domenec torrent

	Domènec Torrent Font
	Görev	:	Teknik Direktör
	Takım	:	-
	Yaş	:	61
	Uyruk	:	İspanya

• 3384

  futbol takımımızın başında iken bol bol övenler vardı.
  ben de bizi geçin, süper ligde hiçbir takımdan görev alacak seviyede değil, kimse görev vermez diye bir iddiada bulunmuştum.
  
  ve beyefendiye halen td olarak görev veren kulüp olmadı.
  
  burak elmas, ışıtan gün ikilisinden aldığı kontratı soygun olarak nitelendirmiştim.
  
  ve beyefendi halen böyle okkalı bir sözleşme bulamadı.
• 3385

  kendisinin teknik direktör olmadığı, görev aldığı kulüplerde paravan işler için kullanılan teknik direktör lisanslı bir sahtekar olduğu er geç ortaya çıkacaktır.
• 3386

  malum kişi hakkında çıkan son iddiaları görünce acaba kendisine bağlanan maaş sadece kendisine bağlanan maaş değil miydi?
• 3387

  yıllardır sözlüğü aktif olarak takip ederim, kendisinin kurduğu gibi bir dominasyon hiç görmedim. övenlerin haftanın onlarına, yerenlerin ofsaytlara girdiği başka bir spor adamı olmamıştır herhalde.
  
  takım teknik ekibi tarafından transferlerine onay çıkmayan, galatasaray üzerinden para kazanma işini bu arkadaş üzerinden yapılan kişi ve kişiler tarafından başımıza bela olmuş kişi.
  
  kendisi hakkında bol bol entry girilmeli ve aslolan galatasaray'dır sözünü hatırlamak gerekir. çünkü kendisi turnusol kağıdıdır.
• 3388

  galatasaray'ın maçına dair başlığının yanında 1 yazması veya 100 yazması ile takımın konsantrasyon düzeyi arasında en ufak bir bağ olmadığına inanan biri olsam bile, domenec torrent sürekli aktif tutulmaması gerektiğini düşünüyorum.
  
  2021-2022 sezonu bitti, çok oldu biteli. iyisiyle de kötüsüyle de geride kaldı. sezona başkan olarak giren kişi haziran ayında gitti. sezona teknik direktörümüz olarak başlayan efsanemiz de gitti, sezonu tamamladığımız bu başlığın sahibi olan teknik direktör de gitti. burak elmas yok. ışıtan gün yok. fatih terim yok. domenec torrent yok. dursun özbek var. erden timur var. okan buruk var. bir yardımcı antrenör konusu gündeme getirilip konuşulmak isteniyorsa; irfan saraloğlu var, ismael garcia var, moritz voltz var. yara kaşımanın sırası mı şu an? bugün burada torrent'i yerin dibine batırsak ne elde edeceğiz? bir tane farklı düşünen çıkıp gelecek, "galatasaray'ı küme düşmekten kurtaran teknik direktör" yazacak veya gidecek fatih terim başlığına "galatasaray'ı parasını rumen menejerlere yedirdi" şeklinde ipe sapa gelmez bir cümle kullanacak, saçma sapan bir suçlamada bulunacak, sonra sert bir tartışma yaşanacak. herkes birbirini hedef gösterecek, birbirine hakaret edecek. faydası var mı şu an bunun? yok. gidenler gitti. zamanı geriye çekmenin de bir mümkünatı yok. yanlışıyla doğrusuyla galatasaray 2021-2022 sezonunu yaşadı ve o sezon karar verici makamlarda oturan hemen herkes cezasını çekti. bugün bambaşka kişiler tarafından yönetilen ve bambaşka hedefleri olan bir galatasaray var. günü konuşalım, yarınları konuşalım. anı yaşayalım. dün'ü konuşmanın bize bir faydası yok. dün yaşananlarla ilgili birilerine lanet okumanın da faydası yok. hassas konular çünkü. sözlükte tartışmaya çıkartma, gerginlik yaratma potansiyeli olan hususlar. fatih terim'i sevmenin, fatih hocanın galatasaray'da sahip olduğu statüyü ve saygınlığı korumanın yolu domenec torrent başlığına gelip sövüp saymak değil. fatih hocayı rahat bırakalım. domenec torrent de bu ülkede veya dünya üzerinde yer alan herhangi bir ülkede istediği gibi yaşasın. bize ne? bizi ilgilendirmeyen, galatasaray'ın bugününe ve yarınına faydası olmayan konularla enerjimizi tüketmeyelim. başka şeylere yoğunlaşalım artık.
• 3389

  hiçbir başarısı olmayan, buna rağmen bir dönem galatasarayımızın başına oturan teknik direktörümsü.
  
  kendisini savunanların çoğu, fatih terim ‘i istemeyenlerdi. bu yüzden kendisi bile “beni nasıl savunurlar” diye kendi kendine soruyordur.
• 3390

  sözlüğümüz için kapladığı yer beni her defasında şaşırtmaktadır. demem o ki, torrent'in çocukları bile bizim konuştuğumuz kadar torrent konuşmuyordur. reklamın iyisi kötüsü olmaz eğer torrent türkiye'de iş bulacaksa bizim taraftar sayesinde bulacak. bugün geri dönüp baktığımda torrent'e hiçbir kızgınlığım yok çünkü torrent'i ispanya'da seminer verirken apar topar biz getirdik. zoom'dan dinlediği iki saatlik sunuma ikna olanlara kızıyorum. elin adamı ali sami bey'in torunu değil ki "ben bu parayı alamam, bu görev için yeterli değilim" desin. hangi çılgın o paraya hayır der? burak elmas ve yönetimi dışında torrent meselesinde hiçbir suçlu aramayın. son olarak bu adamın da futbol bildiğine inanıyorum fakat futbol bilmek teknik adamlığın sadece bir parçası. diğer parçalar eksik olduğunda futbol yorumcularından hiçbir farkınız kalmıyor.
• 3391

  geçen sene en fazla entry girdiğim başlık. tam 40 kez yazmışım. ve tam 6 tane yazım da of olarak zirvede. bu sözlükte bile kendisi için iyi diyenler ya da algı kasanlar vardı. adam bildiğin boş tenekeydi. gerçek mana da galatasaray'ın içine girmiş bir ajan gibiydi. feyyaz yiğit daha ilk çıktığı zamanlar lost dizisinin ne kadar bozduğuyla ilgili mizahi bir yorum yapıyor ya tam olarak ona uygundu torrent. her oyuncunun performansını geri çekti, küme düşürüyordu bizi küme. gomis ve kerem olmasa bu sene biz birinci ligde şampiyonluğa oynardık ancak. gerçekçi olalım ve geçmişi unutmayalım. torrent bir çizgi ve milat olmalı bizim için. 14 yıllık şampiyon olmadığımız döneme ben denk gelmedim ancak 6 aylık bu adamla yaşadığımız dönem o 14 seneyi içimde hissettirdi.
  https://www.youtube.com/watch?v=UMdShY2TIbM
• 3392

  galatasaray'ın eski teknik direktörü olan yardımcı teknik direktör.
  
  kendisi ilk geldiğinde başarılı olmasını dilediğimi, ancak başarılı olacağına dair inancımın az olduğunu dile getirmiştim.
  twitterda flamengo taraftarının yorumları görüp, oyun felsefesi olarak nitelendirdiği videosunu izledikten sonra inancımın yüksek olmasına da ihtimal yoktu.
  
  kendisini dile getirmenin bir faydası olmadığını düşünenler çok yanılıyorlar. gördüğümüzü dile getirirken terimsaraylı olmakla, adamın kariyerini kıskanmakla falan suçlandık. eğer bunlardan dolayı doğru bildiğimizi söylemekten vazgeçseydik, şu an fenerbahçenin yaşadığı 'ali koç' sendromunun bir benzerini biz de yaşayabilirdik. şu an kendisi ile orta sıralarda sürünüyor olabilirdik.
  
  bunları dile getirme sebebim aynı şeylerin tekrardan yaşanmaması içindir. kötüye kötü deyin arkadaşlar. ad hominem yaparak, karşıdakini sınıflandırarak güneş balçıkla sıvanmaz. yoksa aşağıda paylaştığım videodaki gibi durumlara düşersiniz.
  
  https://www.youtube.com/watch?v=kHAJ3NI3ZNU
• 3393

  kendisi gerçekten guardioala'nın yükselişinde önemli bir yere sahiptir. guardiola kendisinin verdiği tavsiyenin tam tersini yapıp bugün geldiği yere geldi bir süre sonra baktı artık iyice boş konuşuyor saldı ipini.
  
  bu adamın bundan başka görevi olduğunu düşünen delidir.
  
  tolunay kafkas'tan sonra bir takımı en kötü yöneten kişi.
• 3394

  yaptığı en iyi iş galatasarayda başarısız olmak olan teknik direktör. iyi ki bu kadar kötüydü ki yanında yönetimi filan götürüp bugünleri gördük.
• 3395

  gecmisinde neredeyse hic bir basarisi olmayan bir hoca torrent ve burak elmas gitti bu adama milyon eurolar verdi. bu adama 200.000 euro verseniz gelmeyecek miydi de milyonlarca euro verdiniz? kendisine kizmiyorum, capi belli, kalitesi belli ancak burak elmas, gercekten buyuk hata yapti.
• 3396

  teknik direktör olmadığı halde galatasaray’ı yönetmiş olması içimi acıtıyor.
• 3397

  tazminatını beklediği için mi, yoksa hiç teklif gelmediği için mi boşta olduğunu merak ettiğim teknik direktör. bunun cevabını burada biz değil kendisini araştıran, bulan, kulübümüze öneren, anlaşma imzalayanlardan birisi açıklasın. yanıldıysa pişmanlığını, kararın arkasındaysa sebebini anlatsın.
  ne yani, bunun hesabı mı da öbür dünyaya kalacak? ohh, ne güzel dünya...
• 3398

  üzerinde çok fazla yazılıp çizilmesi gerekmeyen vasat çalıştırıcı.
  bu şahsın teknik adam olmadığını, aldığı sözleşmenin bize göre anormal olduğunu defalarca dile getirmiştik.
  
  ben en çok burada onu eleştirdiğimiz için bana gerek özel mesajla, gerekse sözlük profilime yazılar yazarak saldıran sözlük yazarlarına içerledim. ne galatasaray düşmanlığımız kaldı, ne terimcliğimiz.