futbolda istatistiklere çok inanmam, moral de bozmak istemem ama galatasaray'ın sivas'taki karnesinin can sıktığı maç. sırasıyla hatırlatayım:
2005-06 sivasspor-galatasaray maçı: 0-0 bitti.
cihan haspolatlı kırmızı kart görmüş, babam delirmişti. sabri sarıoğlu da cihan'ın cezası nedeniyle alex'in frikiğinin olduğu kupa'daki derbide sağ bekte oynamak zorunda kalmıştı ama sanılanın aksine aslanlar gibi oynamıştı.
2006-07 sivasspor-galatasaray maçı: 1-1 bitti.
ümit karan'ın golüne cevabı fenerbahçe'den kiralanan
gürhan gürsoy verdi ve izmir'de trabzonspor ile 2-2 berabere kalan fenerbahçe matematiksel olarak da şampiyonluğunu ilan etti. gürhan'ın golü bariz balık goldü. tomas'a falan çarpmıştı galiba. askerdeydim, pozisyonu 1 kere görmüş ama yeterince sinirlenmiştim.
2007-08 sivasspor-galatasaray maçı: 5-3 kazandık ve "
şampi" olduk. arsenal ile oynanan uefa kupası finalinde bu kadar heyecanlanmadım dersem, abartmış olmam. ertesi gün alnımda stresten kocaman bir sivilce çıkmış, kös kös evde durmuştum.
aykut erçetin maçı vermiş,
arda turan ona inat maçı almıştı. "bu adam neden sağ bekte oynamıyor?" diyerek teknik heyete bok attığımız song da sağ bekteki performansıyla sınıfta kalmıştı. ayhan akman ve barış özbek de maçın gizli kahramanlarıydı. tribünde olmalıydım.
2008-09 sivasspor-galatasaray maçı: 2-0 yenildik.
ümit karan'ın kırmızı kartı olmasa 0-0'a bağlanacak maçtı. asker bülent, oyuna soktuğu iki oyuncuyla maçı kopardı.
2008-09 sivasspor-galatasaray maçı: 1-1 bitti ve penaltılarda kaybettik. türkiye kupası çeyrek final rövanşıydı ve bizim için o söz konusu sezon sonun başlangıcıydı.
arda turan ile 1-0 öne geçtik ama sağolsun devreye yine sivas fatihi
aykut erçetin girdi ve kamanan'ın dağlardan taşlardan şutunu içeri aldı. penaltılarda da ümit karan berbat vurmuştu.
hakan balta attığı penaltı golünden sonra kadıköy'deki gibi yumruğunu göstermişti, ama bizim tribüne...
2009-10 sivasspor-galatasaray maçı: 1-1 bitti ve şampiyonluktan sonra şampiyonlar ligi'ne havlu attık. rijkaard ilk kez "barış özbek-mehmet topal-mustafa sarp-ayhan akman" dörtlüsüne orta sahada şans verdi, ancak yerinde değişiklikleri yapamayınca eşitlik golüne davetiye çıkardı. o orta sahadaki 4 isimden 10 kat daha iyi top kullanan neill'ı orta sahaya çekse, savunmaya stoper alsa o kadar bunalmazdık. hele bir de oyuna giren jo'nun sahada yürüyecek hali olmaması, o gece canımı sıkan bir başka nedendi. aykut erçetin'den bahsetmedik, yine görevini yaptı. topu
mehmet yıldız'ın önüne attı ve...
sonuçta sivas'ta oynadığımız 6 maçta 1 galibiyet, 1 mağlubiyet, 4 beraberlik var. yani 5 kere sahadan mutlu ayrılamamışız. totem peşinde koşacak değilim. mantıken kazanmamız gerek. sürpriz olmazsa kazanırız da...
neyse çok da maç başlığıyla ilgili bir entry olmadı, gerekirse sileriz. ama zamanında bu nostalji konseptini maç önceleri ekşi'de çok uygulardım, şimdi sıra izninizle galatasaray sözlük'te.