• 161
    bu konu tahkim kurulunun onayına sunulacak ve büyük ihtimalle kabul edilecek, kulübümüzün net bir tavır ortaya koyması gerekiyor.
    kimse bu şampiyonluklar yok demiyor. ancak bu şampiyonluklar süper lig şampiyonluğu ile denk sayılamaz. başka ülkelerde sayılan örnekler tüm ülkenin katılımına açık ligler olması ile bağlantılı. milli küme ise başlangıç olarak üç büyük şehir için kurulmuş, bu amaç en başta açıkça ifade edilmiş. zaten adana ve eskişehir demir dışında katılabilen anadolu takımı yok. çünkü bölgesinde iki sene üst üste şampiyon olması gerekiyor. türkiye futbol birinciliği ise türkiye kupasının hemen hemen aynısı.

    bu aynı şuna benziyor 1930 yılında on avrupa takımı avrupa nın şampiyonunu belirlemek için biraraya geliyor. on farklı ülke var. bizimki gibi üç dört şehir değil. kupayı macar ujpest kazanıyor. şimdi ujpest benim şampiyonlar ligi şampiyonluğu mu sayın diyebilir mi...
  • 164
    türkiye’de futbolun infazını istiyorlarsa ki istemediklerini söyleyemeyiz maalesef bu karar nihat abileri tarafından bizzat onanır.

    biraz araştıran kolaylıkla mahalle arasında fikstürün bile tamamlanamadan kazanılan birincilikleri ulusal şampiyonluk gibi saydırmaya çalışan bir zihniyet ve hezeyan ile karşı karşıya olduğumuzu anlar.

    hukuk olan hiçbir ülkede bu karar onanamaz, onanmamalı.
  • 166
    2011 sonrası yapı kredinin şampiyonlar ligine sponsor olması, infantinonun dubaide nusrette ağırlanması aslında belli hedeflere hitap eden unsurlar. 1959 öncesi şampiyonluk mevzusu aslında fenerbahçenin 2002 yılında ilk olarak ortaya attığı bir konu. 2002 de galatasarayın 2 fenerbahçenin 2 beşiktaşın ve trabzonun 1 er yıldızlı olduğu dönemdi. bir kararla beşiktaşa 2. yıldız eklendi. galatasaray o seneyi son haftaya şampiyonluğu garantileyerek girdi ve fenerbahçe bol yıldızlı abuk subuk bir formayla sahaya çıktı. ertesi sene beşiktaş şampiyon oldu ve devamında 2004 ve 2005 yıllarında fenerbahçe şampiyon olarak başarılı bir seri yakaladı ve 1959 öncesi şampiyonluk mevzusu rafa kalktı.

    2011 de malum şike sezonunda fenerbahçe belkide 1000lerce avukatla kendini aklamak için yoğun çaba sarfetti. o dönem fenerbahçe taraftarı muhalif bir kimliğe bürünerek şike kumpasını fenerbahçeye akparti hükümetinin yaptığını iddia edip yürüyüşler düzenledi. hatta bu yürüyüşe aklı kıt galatasaraylılar, beşiktaşlılar bile katıldı. hatta ve hatta şarkıcı halil sezai üzerinde galatasaray formasıyla fenerbahçelilere destek falan oldu. havaalanlarında, sokaklarda hükümet aleyhine sloganlar atılıyor ama işin komik kısmı fenerbahçeli taraftarlar ak partiye giydirirken sloganların gölgesinde nihat özdemir mikrofonda televizyonlara "sayın recep tayyip erdoğan ile bir sorunumuz yok" diyordu. ee hem ticari kaygı hem de ülkede aklanmanın tek yolu ak partinin yanında durmak olduğu için nihat beyin yüreği yetmiyor hükümeti eleştirmeye. tüm bunlar yaşanırken fatih hoca tekrardan galatasarayın başına geçti. galatasaray uzun bir aradan sonra 2 şampiyonluğu üst üste yaşadı ve fenerbahçeliler yine tutuşmaya başladı ve yeniden 1959 öncesi şampiyonluk mevzuları mırıldanmaya başladı. böyle bir olayın onaylanmayacağı söylenincede bu sefer fatih terimin ve başkan ünal aysal ın üzerine gidilmeye başlandı ve o malum ayrılık yaşandı. o sene şampiyonluğu 2. yarı aldığımız saçmasapan mağlubiyetlerle verdik ve fenerbahçe 2014 yılında ipi göğüsledi ve yine bu mevzu rafa kalktı. hatta fenerbahçe genel kurulunda aziz yıldırıma bu konu sorulduğunda "yaa hadi saçmalamayın lig ne zaman başladı bak yazıyor işte" diye cevap verdi aziz yıldırım. ertesi sezon galatasaray 4. yıldızı takınca anında fenerium ve korsan giyim mağazaları 5 yıldızlı fenerbahçe ürünleri üretmeye başladı. devam eden 2016 ve 2017 yıllarında beşiktaşın şampiyon olduğu senelerde ise pek sesi çıkmadı bu meşhur davanın. nede olsa galatasaray şampiyon olmadığı sürece bir sıkıntı yok.

    geldik 2010 lu yılların sonuna. ali koç çocukluk hayalini gerçekleştirerek fenerbahçeye başkan oldu. hatta başkan olurken hakikaten fenerbahçe için şike yapmış, hapis yatmış adamı sattı. aziz yıldırımın fetöcülerle tavla oynadığını, halı sahada maç yaptığını falan itiraf etti. ali koç fenerbahçeyi orta son sınıf öğrencisinin taraftarlık heyecanı gibi yaşıyor. koç holdingdeki makamında kareli deftere pastel kalemlerle falan yıldız çizdiğinden, arada youtube açıp fb tribün kavga videolarını izlediğinden eminim ancak ispatlayamam. fenerbahçeli taraftarlar yıllar önce efesli basketbolcuları sahaya inip dövmeye kalktığında kendiside sahaya atlayıp taraftarların arasına dalmıştı. yıllar önce "ali koç chp den aday olsun hepimiz ona oy veririz" diyen insanlar vardı. bu ülkede 2 mevzuya aşırı derecede düşülür.
    1-sahneye çıkınca anadoluya selam gönderirsen kralsın.
    2- biraz yakışıklıysan iyi de bir aileden geliyorsan ya seni geline damat yaparlar ya da ülkeyi sana emanet ederler.

    konu dağılmadan gelelim malum konunun günümüz sürecine ve son evresine. koç ailesi muhalif görünsede güce bağlı bir yapıya sahiptir. 2013 gezi olaylarında ülkenin başbakanından birkaç gün ses gelmeyince herkes hükümet düştü yeni hükümet kurulacak sandı. bunu duyan koç ailesi açtı gezideki divan otelin kapılarını. ne hikmetse geziparkı mevzusu patlamadan 2 ay öncede fetönün festivali türkçe olimpiyatlarının platin sponsoruydu. işte bugün zurnanın zırt dediği hemde zaaarttt dediği yerdeyiz. fenerbahçe paranın ve siyasetin tüm güçlerini arkasına aldı ve 3 senedir tüm ayarını verdiği 1959 öncesi şampiyonluk yalanının dosyasını 06.03.2021 tarihinde resmi olarak sundu. daha 2 sene önce "her şey çok güzel olacak" diye kongre salonlarının inleten fenerbahçe kongre üyeleri geçen sene recep tayyip erdoğanın, mustafa kemal atatürk ten daha büyük bir posterini araya türk bayrağı asarak kongre salonlarına astı. aslında 06.03.2021 tarihinde paylaşılmış olan yazının tohumları ogün atıldı. 1959 öncesi şampiyonlukların sayılmasını fenerbahçe taraftarının %95 i kuduz köpek gibi istiyor. beşiktaş kulübüyle tarihinde hiç olmadıkları kadar iyi ilişkiler içindeler. sebebi ise hem galatasarayı durdurmak hem de beşiktaşın şampiyonluklarının 20 ye ulaşması gibi bir söylentinin ortaya atılması. yani burda mevzu sadece fenerbahçenin sözde şampiyonluklarının sayılması değil.

    gel gelelim sonuç kısmına. türk futbolu hatta türk sporu tarihinin en karanlık ve en korkutucu dönemini yaşıyor. bir tarafta ülkenin en zenginlerinin yönettiği fenerbahçe ve onun tavşan koşucusu beşiktaş. yanlarında ülkenin iktidarı ve muhalefeti. arkalarında iktidarin basın yayın organları ve muhalif kimlikteki habercileri. son olarakta fenerbahçe ve beşiktaşın kongre üyeleri olan bazı anadolu kulüplerinin başkanları, yöneticileri ve teknik direktörleri. karşılarında ise yapayalnız bir galatasaray ve fatih terim. evet bu 1959 yılı şampiyonlukları yalanına karşı duracak çok güçsüz bir galatasaray var karşılarında. bu konuya ses çıkarabilecek ne bir yönetim ne de siyasiler vardır galatasarayın arkasında.

    son olarak burda asıl iş galatasaray taraftarına düşüyor. tüm şampiyonlukları alın teriyle alınmış, tek bir kirli organizasyona müsade edilmemiş ve en yakın rakibine 3 şampiyonluk fark atmış takımın taraftarına düşüyor. bu şampiyonlukları ailesiyle arabada turlarken beşiktaşta, bağdat caddesinde kafasına taş ve tuğla isabet eden çocukların hatrına bu kirli düzene karşı durmak galatasaray taraftarının boynunun borcudur. nihat özdemir futbol federasyonunun başına bu yüzden getirildi. yakın zamanda neler olacak hepiniz göreceğiz.
  • 167
    şimdi çok basit bir şekilde anlatayım:

    nba takımları bildiğiniz gibi doğu-batı olmak üzere 2 konferansa ayrılmıştır. diyelim ki batı da los angeles lakers; doğu'da ise milwaukee bucks şampiyon oldu. bu durumda los angeles lakers, kalkıp "nba şampiyonu benim!" diyebilir mi? ya da bucks takımı, "oraya +1 şampiyonluk ekleyin lütfen" deme cüretinde bulunabilir mi? sistem gayet basit: kendi konferansında play-offlar sonucu şampiyon olmuşsan, öbür konferansın şampiyonuyla maçlar yapacaksın ve bu maçlarda 4 kez kazanan da nba şampiyonu olacak.

    işte fenerbahçe, konferans şampiyonluklarını saydırmak istiyor. *

    türkiye futbol birinciliğinde şampiyon olmuşsam, bana +1 şampiyonluk vereceksiniz ama milli küme şampiyonuna vermeyeceksiniz. bir sonraki sene milli küme şampiyonu olmuşsam bana +1 şampiyonluk vereceksiniz ama türkiye futbol birinciliği şampiyonuna vermeyeceksiniz...

    milli küme şampiyonu ile, türkiye futbol birinciliği şampiyonu kendi arasında maç yapsaydı belki o zaman mantıklı olabilirdi ama öyle bir durumda yok. bu ligler öyle önemsiz, öyle baştan savma bir şekilde yapılmış ki; olimpiyatların olduğu senelerde bu ligler oynanmıyordu. isteyen maça çıkar, isteyen çıkmaz. lisans falan zaten hak getire... ulan insan bu şampiyonlukları istemeye utanır be*

    alay ediyoruz falan ama nihat özdemir'in fanatik fenerli ve azılı bir galatasaray düşmanı olduğunu unutmayalım. devlet büyüklerinin, fb kongre üyesi olduklarını da hiç mi hiç unutmayalım. öyle derinden ve sessiz bir şekilde yaparlar ki, ne olduğunu anlamadan 9 şampiyonluğu verirler. o yüzden sürekli tepki göstermemiz gerekiyor ki, hukuksuz kararlar alınmasın.
  • 170
    fenerbahçelilerin sampiyonluktan ümidi kestikleri an ortaya attıkları iddiadır. taraftarın gazını almak, başarısızlığı örtmek için gündemi bulandırmak amacıyla fenerbahçe yönetimleri tarafından dile getirilir.
    beşiktaşlılar da itiraz edemez zira onlara da hukuksuz şekilde iki şampiyonluk yazılmıştır sırf yıldız uğruna.
    hani iş hayatında başarısız tipler vardır ama geldikleri okulda çok başarılıdır da işyerinde de o okul başarısına gore muamele görmek ister isyerinde başarısız olsa bile; hah bu olay tam olarak öyledir.
  • 172
    metin sipahioğlu isimli vatandaşın bu yalanı savunurken ağzından kaçırdığı "25 yıldır hakim olan yapının eseri olan 20 yıllık garabet" lafıyla anlaşıldığı üzere bu kadar gündemde tutulmasının tek sebebi yıldız uygulaması olan hadise.

    hem üçüncü hem dördüncü yıldızı önce takmamız, 2014 yazında fenerbahçe resmi hesaplarından atılan dördüncü yıldız temalı "yükleniyor" tweetinin 7. görev yılını doldurmak üzere olmasının karın ağrısı yapması böyle bir kaçış noktası bulunmasına sebep oluyor.

    sonuçta türkiye'de taraftarlık dediğin "en büyük" hangi takımın olduğuna dair bir sidik yarışından ibaret. formalara bakıyorsun bir yıldız fark, koreografi yapılıyor tribünde dört yıldız, seri bitmeden önce kadıköy'de deplasman tribününe 6 yapıyordu taraftar 4 ile cevap geliyor...

    varda photoshopla göt büyütüp ofsayt bozuluyor desen inandırırsın, kale arkasından çekilmiş fotoğrafla ofsayt yoktu dersin ikna edersin, maç öncesi kendi sitende yıldızsız logo koyarsın mutlu edersin de gerçeklerden bir yere kadar kaçabilirsin işte. arada böyle inovatif çözümler de gerekiyor...

    savaş mağlubu, geldiği gibi gitmeye hazırlanan general harrington'un gönlünü eğlenmek için yapılan maçı da uefa kupasına sayarsınız, ödeşiriz...

    (bkz: güncel logo kullanımları aşağıdaki gibidir)
  • 174
    galatasaray da hemen ve derhal 1959 öncesi 15 şampiyonluğun sayılması için başvuruda bulunmalı. çıkacak karara ve gerekçesine göre de başvurmak mantıklı gözükebilir ama bence hemen başvurulmalı. çünkü kararı ne tff ne de tahkim kurulu verecektir. kararı verecek olan türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanıdır.

    bugünkü siyasi atmosferde kabul edileceğini düşünmüyorum. çünkü böyle bir karar ak partinin en az beş milyon galatasaray taraftarının oyunu kaybetmesi anlamına gelir. özellikle istanbul’da büyük oy kaybı yaşarlar. anadolu’da da yaşanır ama istanbul’daki kaybın yıkımı çok ağır olur. üstelik bir başka yönetim gelir ve bu kararı ortadan kaldırır. hatta beşiktaş’a verilen iki şampiyonluk da iptal edebilir ki zaten edilmeli.

    neden bu iki takım hep böyle akıl dışı yollarla şampiyon olmak ister ki? türkiye ligi 1959’da kurulmuş. bugünkü sayılar lig şampiyonluğu sayıları. milli küme falan filan değil. üç şehrin katılımıyla lig mi olur? oynanan maçlar, turnuva şartları, oyuncuların kayıtları vesaire derken, kısa turnuvalardan farkı olmayan 1959 öncesi şampiyonlukları saymak mantıklı değil, yasal da değil. bu karar her şeyden önce türkiye futbol federasyonunun kesinleşmiş karalarına aykırıdır. çünkü tff, bu güne kadar verdiği tüm kararlarında, ligin 1959 yılında başladığını kabul etmiş ve ona göre yıldız sayılarını belirlemiştir. bu kararların tamamı kesinleşmiş kararlardır. dolayısıyla 1959 öncesi şampiyonlukların sayılması yasal olarak mümkün değildir. takımların yıldız sayıları da, yayın parasından alınan pay da ve daha birçok konu da 1959 sonrası esas alınarak düzenlenmiş ve kararlar verilip, kesinleşmiştir. kesinleşen bu kararlar gereğince 1959 öncesi milli küme şampiyonluklarının sayılması yasalara ve kesinleşmiş futbol federasyon kararlarına aykırıdır. beşiktaş’ın ağlayarak aldığı o iki şampiyonluk da bu nedenle iptal edilmelidir. bu konuda eski fenerbahçe başkanı aziz yıldırım’ın da açık beyanı vardır. başkanların beyanı kulüpleri hukuken bağlar. aziz yıldırım ligin 1959’da başladığını ve basit matematik hesabıyla beşiktaş’a verilen iki haksız şampiyonluğun iptal edilmesi gerektiğini açıkça beyan etmiştir. sonuç olarak yine kaos, yine ayrıcalık isteği ve yine fenerbahçe ve beşiktaş. bunlar ne acınası kulüpler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın