• 147
    arkadaşlar neyi ne kadar izledi bilmiyorum, abdülkerim'i bende hiç beğenmiyorum ancak davinson da singo da sol stoper oynama alışkanlığı olmayan oyuncular. singo zaten sağ tarafta oynama alışkanlığı olan solda oynamayan biri, davinson milli takım da dahil solda oynadığı her maç batırıyor. sırf abdülkerim'i istemiyoruz diye bu iki oyuncuyu daha az etkili kullanmaktansa bu ikisini ve jakobs ile daha atletik ve savunmada etkili bir üç oyuncu arasında abdülkerim'in hız eksiğini tolere etmek daha doğru. öte yandan sallai ligde iyi performans sergilese bile hazırlık maçları gösterdi ki avrupada bek olarak sorun yaratabilir, bu sebeple singo sağ bek olup osimhen de riske edilmeden barış ilerde ve bir kanat sane bir kanat sallai olmalı diye düşünüyorum.

    uğurcan
    singo-davinson-pocikerim-jakobs
    lemina-torreira
    sane-sara-sallai
    barış

    biliyorum herkes ilkay bekliyor ama hem takımla geçirdiği sürenin daha az olması hemde avrupa'da savunma katkısının önemi sebebiyle(bu konuda sara daha iyi) sara oynamalı diye düşünüyorum. oynadıkça pasör yeteneği olarak da kendine gelecektir.
  • 919
    geçtiğimiz 2 sezondaki avrupa maçlarındaki yapılan bütün hataların toplamını neredeyse tek maçta gördük. günlerdir abdülkerim kesilsin, singo oynasın diye her yerde ortalığı ayağa kaldıran taraftarın tekrar dinlenilmemesi gerektiğini bir kere daha görmüş olduk. nelsson formdayken sanchez'i bile yedek bırakacak kadar defans hattının uyumuna dikkat eden okan buruk, böyle bir hatayı yapmamalıydı. sanchez'in ligde bile sol stoperde oynadığı zaman nasıl alarm verdiğini de kaç defa görmüştük.

    ilk golü de bulmuşken ve üstüne maça geçen seneki kadıköy'de fenerbahçe ile oynanan türkiye kupası maçı mantalitesi ile yani topun arkasına geçip uzun toplarla kanatlarımıza ve forvete ani çıkışlara da bir müddet devam etmişken frankfurt'un bir anda topun arkasına geçip bizim topla oynamamıza müsaade ettikleri anda sonumuzun başlangıcı oldu resmen. ilk golü yiyene kadar top bizdeydi ama verimliliğimiz çok düşüktü. bu da okan hoca'nın büyük ikinci büyük hatası oldu. okan hoca maçtan sonra %60'tan fazla topla oynadık, şanssızdık diyorsa bir an önce bu hatadan dönmesi gerekiyor. bu, çok büyük bir yanılgı olur.

    okan hoca'nın üçüncü hatası ise takım yalpalarken liderlik gösterememesi oldu. ilk golü şanssız bir şekilde yedik. sonrasında da golümüz verilmedi. bunlar futbolda olabiliyor. ama o andan itibaren başta hocanın sonra da takımın dik duramaması oldu. takım ve hoca 4.senesine girerken hala anlarda takılıp kalmamalı. büyük oyuncular, büyük deneyimler diye konuşulan bir ortamda bir anda 3-1'e skorun gelmesi izah edilemez. artık galatasaray'ın şu maçta 30 dk iyi oynadık, şu maçta 60 dk iyi oynadık diye takılıp kalmaması gerekiyor.

    okan hoca'nın dördüncü hatası ise bir müddettir görmediğimiz orta saha çıkarıp forvet almalı, bir anda çoklu değişikliklerle yapılan çorba durumu. bu durum, okan hoca'nın da takım kadar dağıldığını, yani yine liderlik yapamadığı kısıma giriyor. yani hocam artık bunları aşalım. kadromuz, önceki senelere göre daha geniş ama gerekirse sadece 3 oyuncu değişikliği yapalım ama seviye olarak hala burada oynamayı hak edecek oyuncularla devam edelim. ahmed falan artık ne olur...

    frankfurt bu arada kötü takım değil fakat 5 yenilecek bir takım da değil. kendi oyunlarını oynadılar, sakin kaldılar, erken yedikleri gole takılmadılar. şanssızdık ama 5 gol de yiyorsan bir yerden sonra şans faktörü ile de bazı şeyleri açıklayamayacak duruma geliyorsun. en kötü berabere kalacağımız bir maçın taktiksel ve bireysel hatalardan buraya gelmesi hepimizi doğal olarak çok üzüyor.

    bir takımın mantalitesinin, oyun ezberinin olması tabiki de iyi bir şeydir. lakin bir iki oyuncu değişikliği yaptım, bunlar takımı etkilemez veya rakip kim olursa olsun fark etmez düşüncesi avrupa'da hep canımızı sıktı. okan hoca ders aldım demişti fakat ilk maçtan maalesef en ağır yenilgiyi aldı. açıkçası hocanın basın toplantısını ve açıklamalarını da beğenmedim. umarım bugün doğru teşhisler konulur ve analizler sonrası gerekli dersler alınır. herkesin herkesle oynadığı bir ligde şimdiden ahlar vahlar çekmek için erken olduğu kanısındayım. bu lig, ocak ayının sonuna kadar devam edecek. oynayacağımız 7 maç daha var. o hafta kiminle oynayacağımıza bağlı olarak bizim ve rakip takımın o anlık form durumu, oyuncu tercihleri, ruh hali belirleyici olacak. o yüzden bütün camianın, teknik ekibin, oyuncunun ve taraftarların dünkü gibi anlarda takılı kalmaması gerekiyor. bazı yapılan yanlışlar ve sonuçlar işi kabak tadı vermeye doğru götürse de ben hala okan hoca'ya güvenmek isteyen taraftayım. artık önceki gibi grup mantalitesi olarak değil maç maç bakmamız gereken lig usulü bir turnuva bu. dersler alınmalı, kafalar kalkmalı ve her maçta her saniye netice ne olursa olsun mücadele bırakılmamalı.
  • 237
    kadro konusunda herkesin kafasında bir şeyler olan maç, son ve en doğru karar okan hocanın olacak.

    ben icardinin ilk 11 çıkması taraftarıyım. her ne kadar atletizm seviyesi ile maça ayak uyduramayacak olsa da, kanatta bir sane ve barış ile bağlantıyı yapıp, son vuruş kalitesiyle sonuca gidebilir.

    savunma arkası koşuları sane ve barış zaten yeterince iyi yapan oyuncular, kanatlarda sane ve barış olduğu sürece forvette icardi olmasına bir sakınca görmüyorum.
  • 902
    bu maçın başında 3 gol atıp 3 farklı öne geçseydik de ilk golü yer yemez bu dejavuyu yine yaşayacaktık. geçen sezon avrupa ligi'nde rfs deplasmanında 2-0'dan, sahamızda kiev maçında puansız kiev ile 3-0'dan 3-3'e geldiğimiz gibi olacaktı. ki oldu. biz gol yiyince takım dağılıyor. teknik direktör bir şey yapamıyor. hatta değişikliklerle daha da kötü yapıyor.

    bu sezon başka şampiyonlar ligi maçında da benzerini yaşayacağız. çünkü okan buruk sayesinde bu huyumuz kronikleşti. futbolcular bir maçta 6-0 önde bile olsak ilk yenilecek golden sonra oyuncularda bir panik başlayacak. yine mi aynı şeyler olacak diye oyuncular dağılacak. bunu düzeltmek için kenarda takımı toparlayacak bir teknik direktöre ihtiyaç var.

    eskiden genetiğimizde avrupa'da başarı var, avrupa'da farklıyız diyorduk. çünkü o özelliğimiz kronikleşmişti. okan buruk sayesinde yeni bir kronik durum ortaya çıktı. bir maçta 6-0 öne geçsek o maçın 6-7 bitme ihtimali var artık.

    maalesef çok kötü bir hastalık bulaştı bize. ve bunu çözmek için bu hastalığın var olduğunu kabullenmeliyiz. sonra çaresini düşünelim. şimdi okan buruk takımdan ayrılsa yerine gelecek olan isim de aynı şeyler yaşayacaktır. eğer iyi bir isimse en fazla bir sezonda çözer bunu. sonraki sezon aynı şeyleri yaşatıp saçma sapan açıklamalar yapmaz.

    ama bu hastalığa sebep olan isim tedavi edemez.
  • 826
    -beraber hayatında oynamamış stoperlerle ilk maça çıkmak.
    -onlarla daha önce oynamamış ve hayatında ilk sampiyonlar ligi oynayan kaleci.
    -75m euro’luk yıldızının sakatlanması karşısında yedeğinin olmaması. o noktaya transfer bile yapılmaması.
    -stoperlerle kaleci arasında lisan ve iletişim sorunu.
    -kronik galatasaray sorunu olan ve bir sezonda taylan’ın kariyerini bitiren kaleden kısa pasla çıkma bokluğu.

    bunları kombine edip güzelim takımın ağzına sıçtınız. yazıklar olsun.
  • 77
    ilk 24 'e kalabilmemiz için 12 puana ihtiyacımız var.
    içerde bodo, gilloise, atletico ve liverpool ile oynayacağız.
    içerdeki maçlardan minimum 7 puan almalıyız.
    bu işin kritik hattı iç saha maçları. galibiyet sayımız ne kadar fazla olursa kendimizi o kadar üst sıralarda buluruz.
    iç saha için 3 galibiyet 1 beraberlik harika olur.

    dışarda: city,ajax,monaco ve frankfurt ile oynayacağız.
    iç sahada ne kadar puan toplarsak dış sahada puan ihtiyacımız o kadar azalacak.
    city deplasmanına sıfır puan yazarsak,
    frankfurt ajax ve monaco deplasmanları kaderimizin belli olacağı maçlar olacaktır.
    yani öncelikle iç sahada maksimumu puan; üzerine ajax monaco frankfurt deplasmanlarından galibiyet harika olur, beraberlik ilk 24 için olmazsa olmazımızdır.

    18 eylüldeki maç, en krtik deplasman üçlemesinin ilk ayağı.
    başka bir deyişle ilk 24'ü hedefliyorsak, en az berabere kalmamız gereken 3 maçın ilki.

    rakibin ön alan baskısını pas oyunu ile ekarte edip, ilerleyen dakikalarda gol arayacağız mantığıyla sahada olacağız diye düşünüyorum.
    bu sebeple, hocanın pas istasyonunu öncelikle oluşturabilmek için ilkay,sara ve torreira orta sahasıyla başlayacağını düşünüyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın