• 670
    öncelikle ahmet oğuz'un atılması gerektiğini bir kenarı yazalım. hem de bir kere değil, iki defa atılması lazımdı. eğer konya 70 dakika 10 kişi oynasaydı biz bu maçı alır mıydık, alırdık! geçen hafta da kasımpaşa maçında donk'un atılması lazımdı, zor da olsa kazanmıştık ama işte her maç hakemi yenemiyorsun. çıkıp kazanıyorken de konuşmak lazım. konuşmazsan lale gider böyle zorbay'ı atar maçına, var hakemiyle birlikte içine ederler...

    evet hakemlerin çok büyük etkisi oldu ama, buna rağmen kazabilirdik, daha önce berbat hakemlere rağmen fb'yi kadıköy'de perişan etti bu galatasaray. peki bu maçta ne oldu? okan buruk oyuncu değişikliklerinde iyi tercihler yapmadı. icardi ne yazık ki kasımpaşa maçında da iyi sinyaller vermiyordu bu maçta da güçlü değildi, kendisine iyi bakmıyor gibi görünüyor. fiziksel olarak sağlam bir icardi bugün yakaladığı pozisyonlardan birini atardı ve maçı koparırdı.

    açıkcası benim çekindiğim bir maçtı konya maçı. çünkü rakibin üzerinde hiç baskı yoktu ve bizim biraz rahatladığımızı düşünüyorum. maalesef bu rahatlık için çok erken. zaten önünü kesmeye çalışan mhk'sı, tam tersi rakiplerin önünü açıyorken galatasaray takımının puan olarak garantileyene kadar rehavete kapılma lüksü yok. harika bir sezon geçiyorken artık herkesin son viraja girilirken vidaları biraz daha sıkması ve ipi göğüslemesi lazım. galatasaray'ın bu tecrübesi ve winner karakteri var.
  • 672
    en temel sebep isteksizlikti. kötü paslar ve kötü top kontrolleri yaptık. bir düzen oturtamadık ve yavaş kaldık. rakibi ısırmadık ve rakip dakikalar geçtikçe cüretkar oynamaya başladı. işler lehimize dönebilirdi. dioufu içeri atıp merkezi boşaltmışlardı. biraz hareketli oynayıp ritim tuttursaydık çok rahat sonuca gidebilirdik. ritim ve rehavet sorunumuz olduğu kasımpaşa maçından aşikardı. olması gereken oldu ve yenildik. seriler psikolojik olarak yıpratıcıdır ve seri sahiplerini bir yerden sonra stresten donuklaştırabilir. bugün bunu yaşadık. silkineceğimizi düşünüyorum. midtsjö ve mertens de dönecek ve elimiz rahatlayacaktır. puan olarak ilk devrenin yedi haftasından daha çok puan topladığımızı hatırlatmak isterim.
  • 673
    üç puanı final edası ile yönetildiği için bıraktığımız maç. orta sahayı boşalt forvet al mantığı ancak böyle açıklanır. ancak unutmamak gerekir ki bu ligde averaj bile şampiyonluğu getiriyor. o yüzden bu maç özelinde kaybettiğimiz üç puanı değil bir puanı konuşmamız lazım. kazanacak takım gibi oynamadık ancak bir puan alınabilirdi.
  • 674
    bu seri muhabbeti yüzünden kaybettiğimiz maç. yapılan oyuncu değişiklikleri akıl karı değil. okan buruk’un sırf taktik anlayışı sebebiyle bu değişiklikleri yaptığını sanmıyorum. şu maç 1-1 bitse de bir şey değişmezdi. gomis, icardi, zaniolo, yunus, mata, hepsi aynı anda sahada. ne gerek vardı sanki.

    zaten oldum olası istatiksel şeyleri sevmiyorum. galatasaray, namağlup bitirdiği sezonda şampiyon olamadı. 2018-2019 sezonunda da 70 puanın altında şampiyon oldu bildiğim kadarıyla. çok fazla önemseniyor bunlar. halbuki işine bakacaksın. bu sezon şampiyon olamadık diyelim, şu yapılan serinin ne anlamı kalır?

    iyi oldu yenilmemiz bu yüzden. gereksiz yere anlam yükleyip strese giriyorduk. fenerbahçe’nin son 10 sezonundaki zoraki kadıköy serisi gibi oldu hatta. adamların sahasından kupa kaldırdık, onu bile serinin bir parçası saydılar. akıl tutuşması vallahi. ben mi yanlış takip ediyorum futbolu ama gram skimde değil bu yapılan seriler.

    ikinci yarının ortalarından itibaren kötü oynadık, buna rağmen akıl tutulmasından doğan değişiklikler yapılmasaydı, maçı kazanabilirdik. üzüldüm ama çok da takmaya gerek yok. ekstrem şeyler yaşadı takım. kredisi de var. olur böyle şeyler.

    bu yolun sonu şampiyonluk.
  • 675
    uyuyamıyorum! bu kadar kolay bir rakip ve bu kadar kolay bir maç nasıl verilir? biri bana izah etsin! kimse bu fenerasayon, bu basın, bu hükümet varken şampiyon olacağız demesin! gençler belki bilmez arsen wenger psv maçını böyle kaybetti. fatih terim döneminde alanya maçını 3-2 böyle kazandık deplasmanda ve şampiyonluk geldi. iyi giden takımın en kuvvetli ve en diri oyuncusu değiştirilmez. bu her zaman böyledir tüm futbol tarihinde
  • 677
    çok zorbay geçeceğini biliyorduk maçın. sonuçta da mağlup olduk. maçı birkaç bölüme ayırmak istiyorum.
    birinci bölüm ilk 30 dakikalık hakem hataları fırtınası. henüz maçın başında verilmeyen net bir penaltı ve konyaspor oyuncusu sağ bek ahmet oğuz'un insanlık dışı faulünün sarı kart ile geçiştirilmesi olarak belirledim. bu iki net hata özellikle ahmet'in kartı şaibe içerir. var kayıtları açıklansın. 6 hakemin gözünün önünde olan olayı sarı ile geçiştirmek şikedir, şaibedir, vicdansızlıktır.
    ikinci bölüm attığımız gol sonrası savurganlık. genelde her maç bu sıkıntıyı yaşıyoruz ancak bu sefer cezalandırıldık. özellikle hücum oyuncuları çok organize olamadı ve uygun pozisyonlarda şut bile atmadı. üçüncü bölüm gol yedikten sonra maçı alma isteği ile tutarsız değişiklikler. göbek boşaltıldı, oyunu kuracak adam bırakılmadı sahada ve derin boşluklar verdik rakibe. ikinci gol bağıra bağıra geldi.
    açıkçası zorbay-okan hoca-takım olarak puan kaybını paylaştırırım. sağlık olsun, ders almasını bilmeli ve o derse göre çalışmalıyız.
  • 678
    değişikliklere kadar konyaspor'un pozisyonu yoktu hatırladığım kadarı ile. genelde maçları kazansakta kaybetsekte stresle izlediğim maçların ardından bir şey hatırlayamam maçla ilgili. kişisel performanslar ile bu sezon çok maç kazanmış galatasaray bu seferde yine kötü kişisel performanslar ile maçı verdi. ıcardi dünyaları harcadı öyle böyle değil. başkası yapmış olsaydı neler denirdi tahmin bile etmek istemiyorum.
    gördüğüm kadarı ile bi rashica bireyler yapmaya çalıştı birde kerem hücum hattında.
    ama baba, bana biri lütfen açıklasın, dünyaları kaçırıyorsun, karşı takım kalene gelemiyor bile, ama sen hissediyorsun. bu maç gidecek diye hissediyorsun daha en başlarda. bu nasıl oluyor?

    hoca maçı verdi diyorlar. 14 maçlık seri var, durum 1-1 ve kalene zor gelebilen konyaspor. bende olsam bende all in yapardım bu maçı ama giren oyuncular? hadi gomis ceza sahası içinde beklesin son vuruş yapsın deriz anlarız. mata? malulen emekli olmuş bir abimiz, hoca sırf belki kilit paslar atarda son vuruşu yaparlar bitiririz diye aldı oyuna. ne pas yapabildi ne defansa yardım etti. adamların hele 1 2 pozisyonu var ki sanki 50+ adamların halı saha maçının son 10 dakikası. orta sahada ben daha önce öyle geçilen bir maç hatırlamıyorum. o kadar halı saha oynadım orda bile hatırlamıyorum.

    adamlar bir kere konya'ya isteyerek gelmemiş bile. bazı kardeşlerimiz istanbul'daki ortamı bırakmak istememiş olabilir. bazıları liseli gibi aşk acısı çekip antreman yapmamışta olabilir. ama kardeş, zaten haftada 1 maç yapıyorsun. üstelik doğru düzgün istanbul dışına bile çıkmayacaksın sezon sonuna kadar. baba biraz oyna hiç değilse be?

    bu takım çok saçma sapan maçları kaybetti, dün yangın tayfa "fener bu hafta kazanırsa rüzgarı arkasına alır" diye yazmış. maç fazlası ile puan farkı 9 "dokuz" alanya'yı geçti diyelim, hadi bay geçtiğimiz haftada 3 puan aldı diyelim. arada hala 3 puan var.
    yapmayın etmeyin arkadaşlar. kimin ne oynadığı bu sezon zaten belli. yapılacak tek şey var ya kafayı yiyecem. şu kodumunun topu ceza sahası içinde rashica, kerem, icardi, zaniolo hatta barış alper'e gelecek ya o kadar. bu arkadaşların bir kısmınında maalesef bir zahmet kafası maçta olsunda şu topu soksun. ıcardi kardeşimiz her topa el kol hareketi yapacağına biraz önündeki topları atmaya odaklansın. eli ayağı dolandı bu maç.
    galatasaray'ın defans sıkıntısı yok bana göre. defans gayet iyi, sadece all in yaptığımız maçlarda haliyle ileri çıkmaya başlayınca geride çok boşluk veriyoruz. çözümü ise çok basit. ıcardi kardeşim atıyor, defans ileri çıkmasına gerek kalmıyor bizde maçı kazanıyoruz.

    acayip dolmuşum ama içimde sadece buruk bir üzüntü var. yoksa bu sezon için benim inancım tam. hadi eyvallah.
  • 681
    (bkz: #3568273)
    maç öncesi düşündüklerimiz birebir gerçekleşti.

    takım çok iyi değildi, icardi, abdülkerim, duboi, hatta boey, bu sezonun en kötü maçını oynadılar bu da doğru, hakem de tam tahmin ettiğimiz gibiydi, rakibin sertliğine ve yaralama amaçlı müdahalelerine bırakın kartı, bazı pozisyonlarda faul bile vermedi.

    sonuç olarak bir yerde kaybedecektik, geçtiğimiz hafta kasımpaşa maçında da sinyaller vermiştik, bir şekilde çıkar biri maçı çevirir diyorduk, ki bence takımda bunu düşündü ve net söyleyebilirim ki % 100'ümüzü maça vermedik.

    sıcağı sıcağına moral bozukluğu yaşamamız ve modumuzun düşmesi normal, fakat hala öndeyiz ve avantaj bizde, çok kritik haftalara giriyoruz.

    haftaya adana maçı sezonun kırılma maçı olabilir, fener bjk derbisi varken(en kötü bir beraberlik çıkması çok iyi olur bu maçta) mutlaka ama mutlaka kazanmalıyız ve yapabiliyorsak, çok baskın bir oyunla kazanmalıyız ki rüzgarı arkamıza alalım.

    rakiplerimize konya maçının iş kazası olduğunu göstermeliyiz.

    çok şey kazanabiliriz, çok şey kaybedebiliriz, destek olmaya ve takımı ileri itmeye odaklanmalıyız, dünkü mağlubiyet ile ligi yeniden başlattık.
  • 682
    medya pohpohlaması ve rehavetle realiteden uzaklaşmaktayken gelen bir mağlubiyet oldu. arkadaşlar lig bitmedi. futbolcuların sansasyonel sosyal medya kullanımlarınıza, ikili ilişkilerine dikkat etmesi için uyarıdır. bir yerde bir şeyler hep aynı gitmez. illaki takılacaksın. bu maçtaki kayıp çok sağlam bir uyarıdır. kasımpaşa maçı ile gelen sinyallerin netleştiği yerdir. sahada basireti bağlanan golcüden, öve öve bitiremediğimiz beklerin saçma sapan pas hatalarını gördük.
    sakin olun, ders çıkarın ve başardığınızı tekrar başarın.
  • 683
    takımımız çok iyi değildi. bunu herkes gördü zaten. lâkin biraz da kendi elimiz ile verdik.

    oyunu ikiye bölüyorum. beraberlik golünün geleceği hissedilmişti. orda orta sahayı güçlendirsek yeterliydi. bunu yapmadık.

    beraberlik olduktan sonra da 30 dakikadan fazla zamanımız vardı. bir puanı cebimize koyup her zaman ki oyunumuza devam etmeliydik. konya dediğin takım ne kadar dayanabilecekti. dayansa bile bir puan hiçten iyidir.

    beki çıkardık, orta sahayı zayıflattık. panik yaptık. konsantrasyon eksikliğimiz de vardı zaten. bir kaza yapacaktık sezon içinde. bu biraz da direksiyonu biz kendimiz kırdık gibi oldu.

    yine de benim içim rahat. biz kaldığımız yerden devam ederiz. zaten rakibimiz bizden daha çok kaza yapmaya meyilli bir takım
  • 684
    hala deplasman sehrinde olduğumuz maçtır. sehic yeni nefretimiz oldu. çok uzun zaman sonra kendimi kaybetmeme neden oldu tribunde, kendi sahasından depar atıp önümüze gelip şekil yapması

    güncelleme: uçakta dönerken bazı dostlarımıza denk gelmiş. sormuşlar neden yaptın bu hareketi diye. bizim takımı çok sevdiğini, muslera sakat iken ona teklifte bulunduğumuzu ama bir şekilde olmadığını, bu sezon ki ilk maçtan sonra sosyal medya üzerinden şehit babasına bizim taraftarımızın çok küfür ettiğini söylemiş. ailesi yanında olduğu için konu uzatilmamis.
  • 685
    inanılmaz derecede kötü oldum ve hafta sonum bok gibi geçiyor. dün dünyanın haksızlığına uğradık ve fener'in hiçbir şey olmayan adana demirspor maçı sonrası çıkardığı yangının onda birini çıkaramadık. ne taraftar ne yönetim ne sosyal medyada.

    zorbay zaten en büyük küfürleri, en acı hakaretleri hak ediyor. kendisi düpedüz galatasaray düşmanı bir hakemdir ve her maç bizim oyuncularımızı germek için uğraşır durur. dün özellikle bize çıkardığı sarı kartlarla ve icardi ile özellikle uğraşmasıyla bunu kanıtladı. başka takımlara aut atışı sırasında yapılan ve golle sonuçlanan baskıları icardi'nin yapmasına izin vermedi. bu kadar da olmaz. resmen konyaspor üzerinde hiçbir baskı olmadan oynadı. çok rahat sert müdahaleler yaptılar, sık sık oyunu faullerle durdurdular çünkü hakemin kırmızı çıkarmayacağından emin oldular. allah belasını versin zorbay'ın! hatta farklı yarılarda biz tehlikeli atağa çıkarken faul yapan ahmet kazmasına sarı vermeyip ikinci yarı başlarında daha geride ve tehlike arz etmesi daha az ihtimalli pozisyonda boey'e sarı kart çıkarması bile hakemin belasını bulması için yeterli bir argüman.

    dün kötü oynamadık, sadece eşit şartlarda mücadele edebilsek muhtemelen konya'yı dörtler gönderirdik.

    alanya maçında da doğrandık sonrası hepimizin malumu. allah büyüktür, yine aynısı olacaktır. bundan sonra onlar korksunlar!
  • 686
    14 maçlık galibiyet serisinin son bulduğu maç oldu. formsuz, gününde olmayan oyuncularımız vardı ve okan hocanın planı bu maçta tutmadı. kasımpaşa maçındaki ritimsiz görüntümüz bu maçta da vardı buna rağmen deplasmanda öne geçtik. öne geçtikten sonra korumaya değil skoru arttırmaya çalıştık sonrasında beraberlik golünü yedik. buraya kadar okan hocaya çokta eleştiri getiremiyorum fakat beraberlik sonrasında aldığı riskler fazlaca dengesizdi, sezonun ilk yarısında oynadığımız adana demirspor maçında da bu tarz riskler alıp geri dönüş alamamıştık. umarım bu maçta gerekli dersleri almışızdır.

    ufak bir parantez açıp, devre arası transferinde keşke merkez ortasaha alternatifi üzerinde dursaydık. gördük ki sergio kenara geldiğinde yerine koyacağımız bir oyuncumuz yok.

    okan hocaya dair bu sezon özelinde şüphem yok gerekli dersleri çıkarttırsa şampiyonluk yolunda emin adımlarla yürürüz. bu mağlubiyet bizi rehavet ortamından çıkartmalı, taraftardan oyuncuya kadar hepimizin ayakları yere sağlam basmalı daha ligin bitmediğini gördük.
  • 687
    pek objektif galatasaray taraftari kaybetmemizin en buyuk sorumlusu olarak yine yeniden " taktik, degisiklik, kadro secimi, diziliş " olarak belirlemiş.

    macin ilk 20 dakikasinda rakibin 10 kisi kalmasi gerek, bir penaltin verilmemiş; fakat biz oyunumuza bakmaliyiz öyle mi sayin polyanna ?

    ofsayt diye verilmeyen golümüze de gol degildi dersiniz siz.

    siz boyle oldukca sayin objektif polyanna'lar; bizim bu sampiyonlugumuz da billong sezonunda 1 gol ile hiç edildigi gibi yok edilir.
  • 688
    bitiş düdüğü ile beraber aradan geçen 14 saatimi piç eden maç. sabaha kadar uyuyamadım, arada uyanıp rüya gördüm diye sevinirken gerçek olduğunu anlayınca üzüldüm. neden bu kadar abarttım bilmiyorum ama çok üzüldüm. en son 2006 yılında fenerbahçe deplasmanında aldığımız mağlubiyette bu kadar yıpranmıştım. muhtemelen galibiyete olan inancımın tam olmasından kaynaklı. rakip kötü bir takım, biz istim üzerindeyiz rahat yeneriz dedim ama olmadı. zaten maçı konya kazanmadı; biz verdik. anca bu şekilde mağlup olurduk.

    gelelim hakeme... ilk yarısını izleyemedim, dubois'e yapılan insanlık dışı faul net, kesin, yüzde yüz kırmızı karttır. hatta en az 3 maç ceza gerektirir. zorbay denilen hakem hiçbir şey olmamış gibi kırmızı vermedi. dakika daha 16... aynı konya, 2 hafta önce fb deplasmanında 10 kişi kaldı mı? kaldı. o ölü fb, maçı bu sayede 4-0 kazandı mı? kazandı. yani değişiklikler, konsantre eksikliği vs. konuşulmadan önce bu konuşulmalı. yok tam ayak bileğine gelmemiş, yok azıcık kemiğe gelmiş de direkt kırmızı olmayabilirmiş diyen değişik tipler var. lan bu hareket bildiğin duvara yapılsa yine kırmızıdır, ne bileği ne kaval kemiği... rakip 10 kişi kalsa ne kadar kötü oyanarsak oynayalım kazanırdık.

    gecen hafta donk denilen adam kırmızı görmedi, kazandık diye umursamadık ama böyle umursamazsak, zaten biz kötüydük dersek bizi döve döve ikinciliğe alırlar. herkes aklını başına alsın lütfen!!! hakem adil maç yönetsin önce. ben sonra takımımı eleştiririm. şartlar eşit değil bir kere. dün konyalı kasabın yaptığı hareket fenerli birine yapılsa ülke sınırları dışına sürerlerdi amk.

    önce kendimize bakalım diye diye içine ettiniz taraftarlığın. sen taraftarsın lan! önce hakeme bakacaksın. hakem düzgün yönetsin, rakipler 10 dakikada 2 gol atıp öne geçsin bu durumda takımı eleştirirsin. 75 dakika 10 kişi oynaması gereken takım seni yeniyorsa önce hakeme bakarım. hem benim futbolcumun kötü oynama, konsantre kaybı yaşama hakkı yok mu? her takım, her maçı iyi oynayarak mı kazanıyor. mümkün mü böyle bir şey... arada kötü de oynarsın ama kazanırsın. spor bu, her maç her dakika yüzde yüz oynayamazsın. ama burası türkiye ve adın da galatasaray ise hakemi de yeneceksinmiş... hadi lan ordan! hakemi kim yenebilir amk?
  • 689
    bir noktada yaşanacağı muhakkak olan mağlubiyetin nihayet yaşandığı maç. 14 maçlık galibiyet serisini sona erdirmiştir. yine de bu mağlubiyetin hoca dahil pek çok ismin aynı anda kötü olduğu bir güne denk gelmesi ve her ne kadar emrivaki ile hoca kovduktan sonra 5 maçtır ortalarda olmasa da ligin görece iyi durumdaki takımlarından birine karşı alınmış olması hayırlı mağlubiyet denebilecek tarafları olmuştur.

    yediğimiz iki golde de top bizim futbolculardan sekip kaleye girmiştir örneğin. çok iyi oynadığımız bir maçta bu gollerden herhangi biri ile kaybetseydik etkisi daha yıkıcı olabilirdi. hücum hattında herkes çabalasa da aynı oranda şanssız ve formsuzdu. sadece bir futbolcu bariz şekilde formsuzluğuyla ayrılsaydı onun da moral etkisi daha farklı olabilirdi.

    okan hoca'nın yaptığı değişiklikler çok riskliydi ama oradan bir golü çıkarıp galibiyeti biz alsaydık yaşamak cesurların hakkı repliği dolaşıma girerdi muhtemelen son düdüğü takip eden 5 dakika içinde. kaldı ki zaten değişikler öncesi de orta sahayı kaybetmiş gibi bir görünümümüz vardı. mesela çok iyi oynayan bir orta saha ikilisini çıkarıp ileriye iki oyuncu daha atsaydı bu da çok daha ağır etkiler yaratabilecek bir hata olurdu.

    hakem hataları konusu zaten artık o boyuttan çıktı. hakemlerin başının itirafıyla bambaşka bir boyutta olduğu da tescillendi. verilmeyen direkt kırmızı kart, verilmeyen çift sarıdan kırmızı kart, ofsayt diye iptal edilen gol... her biri maçın kaderine etki eden hatalar ve üç defa yaşandı bu aynı maç içinde. zaten kötü oynadığımız bir güne mi denk geldi, yoksa zaten hatalar oyunu mu kötü hale getirdi o da net değil. ama mesela 23 ekim 2022 galatasaray alanyaspor maçı gibi gümbür gümbür gittiğimiz bir maçta aniden rüzgarı döndürecek bir katliam da olabilirdi ve onun da kamuoyundaki etkisi daha büyük olabilirdi...
  • 690
    konya takımının ilk golden sonra, topu alıp bizim yedek kulübesinin önünde aşırı sevinç gösterisi yapıp degaj ile bizim kulübenin üstünden kendi tribünlerine doğru atarak aşırı sevinç gösterdiği müsabakadir.

    eskiler bilir "mamalanmis bunlar" diye bir ifade vardır. bu kadar aşırı motivasyon oyun icinde tamam anlaşılır da rakibe karşı olan abartı ve tahrik edici sevincin sebebi anlaşılmaz.

    normalleştirmek istersen bir şey yokmuş gibi bakabilirsin de , sayılan-sayılmayan her golde sonra bizim tribünün önüne gelip oradaki korner direğine gelip uçan tekme atan adami ve takimini bana kimse normallestiremez, savunamaz. şehir ve insani tribun bazında bir sıkıntı yaratmadi/ hiç bir zamanda öyle büyük bir problem yasamadik gecmiste de zaten ama takımları bundan sonra mimlenmistir.
  • 691
    her bir hücremizle kötü oynadığımız ve sonunda kaybettiğimiz maç. yenilmeyi hakettik diyemem ama kazanmayı haketmediğimizi söyleyebilirim. muslera’dan icardi’ye iyi olarak sadece golü atan milot’u söyleyebiliyoruz, sergio’da sırıtmadı. sezonun yıldızı boey ve defansın emniyet sibobu abdülkerim sezonun en kötü maçlarını oynadılar.

    anormal bir süreç yaşadık. ekim ayından beri her maçı kazanmak saçmalık derecesinde iyi bir seri. saha dışında dünya kupası oldu, maalesef deprem felaketi oldu, araç sürekli durdu ve hareket etmek durumunda kaldı. lig tarihi özelinde şampiyonların puan ortalaması da hesaba katıldığında okan buruk galatasaray’ı bize mükemmel bir süreç yaşattı. bu süreci bize yaşatan okan buruk nasıl başarıların mimarıysa, konya maçı yenilgisinin de bir numaralı sorumlusu oldu gerek takımın son 2 lig maçındaki üretkenlikten uzak oyunu sebebiyle, gerekse de konya maçında yaptığı değişikliklerle.

    herkes insan, hata yapmak durumundayız, yapacağız da. önemli olan bunlardan ders çıkarmak ve elbette ki çalışmak ve yeni çözümler üretmek. kaybettiğimiz bir şey yok bu maç özelinde. harcayabileceğimiz bir kredimiz vardı, konya deplasmanında harcadık gibi duruyor eğer fener 19 mart 2023 akşamı alanya’yı yenerse. elbette galatasaray’ın kaybı büyük olur burdan şampiyonluğu verirse ve gelecekte güvenli limanı olması muhtemel hocayı kaybederse ancak daha büyük kaybeden okan hoca olur. kendi kariyeriyle ilgili hayalleri var haliyle ve bunları gerçekleştirmek için galatasaray’la sene sonu şampiyon olmak zorunda ki sonrasında da kupalar kazanabilsin, avrupa’ya gidebilirsin yada. o sebeple bu maçı çok iyi analiz edeceğinden eminim ben, takıntılı bir hoca görüntüsü de çizmedi 2022-23 sezonu özelinde.

    gelelim kendi bakış açıma göre düzeltilmesi gereken alanlara:

    1- elbette ki üretkenliğimizi arttıracak çözümler, pozisyonlar üreten galatasaray, duran topları tekrar etkili hale getirme: son 2 maç üretken değildik ve lanet duran toplar yine galatasaray tüzüğünde olan ön direk seviyesine gönderildi.
    2- oyuncu performanslarını maksimize etme: bir çok oyuncu aradan iyi dönemedi. kötü oyunda ve üretkenlik eksiğinde oyun planı revize edilmeli ama oyuncu performansları da oyunu güzel kılacak seviyede değil.
    3- gol ararken orta sahayı boşaltma: bunun sonucu net yenilgi oluyor. maçı lehinize çevirebilmek için daha çok mücadele ediyorsunuz ve skor gelmedikçe hem mental hem de fiziksel yıpranıyorsunuz. gol atmak ve 3 puanı almak önemli ancak ligi bitimine 10 resmi maç varken gemileri yakmak mantıklı değil, 1 puanı korumak gerekiyor. mücadele gücü düşük takım, maçı zaniolo-kerem-mata-gomis-icardi şeklinde bitirmemeli. bunun adı intihar.

    hocaya ve takıma güveniyorum. nasıl biz kaybettiysek fener de kaybedecek. bir önceki milli ara bizim lehimize kırılma yaratmıştı, biz dış sahada başakşehir’e 7 atmıştık, fener kendi sahasında giresun’a yenilmişti ve lig adeta yeniden başlamıştı. bunun avantajını yaşayan okan buruk ve galatasaray camiası rüzgarı tersine çevirtmemeli, inşallah çevirtmeyeceğiz de. bomba gibi dönüp şampiyon yapacak puana ulaşmalıyız. hiçbir şampiyonluğumuz kolay elde edilmedi, bu da kolay olmayacak. eleştiri elbette olmalı ama kırıcı olmamalıyız. sene sonu hep birlikte en güzel sevinci yaşatacak bize galatasaray futbol takımı.
  • 692
    dünden beri bütün yaşam fonksiyonlarım durmuş durumda. yataktan kalkmaya, yüzümü yıkamaya, karnımı doyurmaya, tuvalete gitmeye bile mecalim yok. yemin ederim üzüntüden beyin kanaması geçireceğim az kaldı.
    ya şu maçı kazan, sonra 1 ay araya giriyorsun zaten. o arada ne yapıyorsan yap. biz 1 ay boyunca rahat rahat dalgamızı geçelim, makaramızı yapalım. psikolojik üstünlüğü alalım. yani zehir ettiniz bize önümüzdeki 1 ayı. canınız sağ olsun ne diyim. umarım son kez böyle rezalet ve izahı olmayan bir mağlubiyet almışızdır. umarım sondur...
  • 693
    kötü oynadık ve kazanmayı hak etmedik belki; ama galatasaray yönetiminin bu maç ve öncesi yaşananlar hakkında değil spor gecesi digital kadar, hiç sesinin çıkmaması akıl alır gibi değil.

    tek umudum mehmet büyükekşi’nim yurtdışında olması sebebiyle süreci onunla diplomatik olarak yürüttükleri için henüz kamuoyuna ses çıkarmamaları. umarım öyledir.

    tarihin en büyük skandallarından biri gölgesinde yetersiz oyunla serimizin bittiği maç.
  • 694
    cumartesimin içine eden maç. “galatasaray kaybedince kalbime krampon yiyor gibi oluyorum” diyen nejat uygur nurlar içinde yatsın, az bile demiş. sabah 09:30 gibi kalktım, yeniden yattım. aklıma bu maç geldi içim sızladı. isteksiz bir kahvaltı sonrası dışarı attık kendimizi. keyif yok tabi.
    hanım anladı, sordu: “galatasaray yenildi diye böylesin dimi?”
    ben:”ne alakası var hayatım”
    halbuki hepimiz biliyoruz, bütün keyifsizliğin sebebi puan kaybı.
    şimdi hesaplar başladı tabi kafada. “okan hoca ligin sonunu oynayabilecek mi?” “rotasyona ne gerek vardı?” “mertens be zaman iyileşir?”
    bu soru işaretleriyle pazar gününe hazırlanıyorum.
    memlekette deprem olmasın, ekonomi düzelsin, bir de galatasaray şampiyon olsun kardeşim. vallahi çok birşey istemiyorum bu hayattan…
App Store'dan indirin Google Play'den alın