• 2
    6 gün kalan maç.

    http://kralspor.ensonhaber.com/.../26/kralspor8130.jpg

    konyaspor'da sergen yalçın'ın göreve başlamasıyla bu maç bir tık daha zorlaştı. çünkü yeni gelen teknik direktörle bir futbol takımının ilk maçında kazanma/puan alma ihtimali bir hayli artar. genelde takımlar bunu ilk iç saha maçı öncesinde yaparlar ama bu kez konyaspor'un zamanı kısaldığından bu maç öncesinde şanslarını denemek istediler.

    hem sergen'in çok kısa sürede takımda yapabileceği işlerin kısıtlılığı ve hem de yüksek konsantrasyonla maça çıkacak olan galatasaray futbol takımı ve taraftarının 17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçı öncesindeki coşkusu, maçı lehimize çevirecektir. yani inşallah.

    ali turan sarı kart cezalısı. eğer sergen ön liberolardan oyuncu devşirmezse selim ay oynayacak yerine. maçın başında baskılı bir oyunla skoru lehimize çevirebilirsek maçın kalanı için de kontrolü ele alır daha rahat farka gidebiliriz. bu maçta istediğim tek şey 50 bin aslanı en azından 45 bin civarında bir taraftarı orada görebilmek. hem takımın, hem de rakip oyuncu ve hakemlerin baskı altında kalması için dolu tribünler çok önemli. kadıköy gibi taraftar baskısının çok yüksek olduğu bir statta yıllarca rakiplerine karşı oyunu forse eden fenerbehçe birkaç yıldır boş tribünlere oynadığından anadolu takımları çok rahat puan alabilir hale geldi.

    iç saha baskısı çok kıymetli ve bu bu bizi yarışta öne çıkaran en önemli gücümüz oldu bu sezon(17-18). bunu kaybetmeyelim ve kadıköy'e lider gidelim!

    #50binaslanomuzomuza

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 3
    5 gün kalan maç.

    http://1.bp.blogspot.com/...terimedis2209ax9.png

    https://mobile.donanimhaber.com/...ca4e3687779819f3.jpg

    https://mobile.donanimhaber.com/...2e1cdcf8595699b2.jpg

    17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçı öncesinde 3 puanı güzel bir oyunla kazanıp kadıköy'e moralli çıkmalıyız.

    taraftarımız maç sonunda takımı yanına çağırıp kadıköy öncesi moral vermeli, havaya sokmalı. sezonun geri kalanı çok çetin geçecek.

    (bkz: süper lig 2017-2018 sezonu/#2366006)

    o maçı daha sonra konuşacağız zaten de bu maçı kazasız belasız atlatmak çok önemli. inşallah sakatlıksız, kırmızı kartsız ve feghouli, mariano ve fernando'nun sarı kart görmediği bir maç oynarız. kadıköy'de bu yetenekli ve tecrübeli isimlerin varlığı çok önemli. bu tarz maçları daha önce oynamış olan oyuncular bunlar. kadıköy'de bizi neyin beklediğini az çok anlamışlardır.

    takımızda jason denayer ve eren derdiyok sakatlıkları sebebiyle yok. konyaspor'da ise ali turan sarı kart cezalısı, yatabare ve traore sakat.

    sergen yalçın'ın ilk maçı olması kötü oldu, hocaların ilk maçlarında puan alma olasılıkları yüksek. normalde takımlar bu değişimi ilk iç saha maçı öncesinde tercih ederler ama konya'nın böyle bir lüksü yok tabii. kaldı ki burada göreceği eksikler ile sonraki maçlar için bir tecrübe ve fikir de kazanmış olacak. bunu hesap etmiş olabilirler.

    ne olursa olsun takımımızın bu maça yine yüksek motivasyonla çıkacağı ve işi ciddi tutacağını düşünüyorum. dilerim maçı erken koparıp kadıköy öncesi feghouli, mariano, fernando gibi isimleri değiştirme şansı yakalayabiliriz.

    maçın hakeminin ise bir tetikçi olma ihtimali zaten %97,8 falan. artık yorum bile yapmıyorum.

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 5
    4 gün kalmış maç. öncesinde umarım 9 mart 2018 alanyaspor başakşehir maçı, 11 mart 2018 yeni malatyaspor fenerbahçe maçı ve 10 mart 2018 beşiktaş gençlerbirliği maçı rakiplerimiz için puan kaybına sebep olur ve şu an altımızda olan üç takıma bu maçı kazanıp puan farkı koyarız.

    kan kokusu almış aslan gibi parçalamalıyız konya'yı ki iç sahaya gelecek beşiktaş ve başakşehir galibiyet ihtimali düşünmesin. allah yardımcımız olsun. bu yolun sonu aydınlık.

    (bkz: hedef 21)

    (bkz: sen şampiyon olacaksın)

    https://www.google.com.tr/...mgrc=EYrMXf1ec_5SdM:

    edit: 1., 2., 3., 4., 5., 6. kategorilerde bilet var hala. 8. kategoride de çok az sayıda bilet duruyor. umarım 45 binden az taraftar olmaz maçta. maç gidemeyecek 11. kategori kombineliler gişe altından devrederse mutlu olurum.
  • 6
    4 gün kalan maç.

    http://www.webaslan.com/...ormayi-0a2d9_800.jpg

    https://www.gsgazete.com/...ozkahya-ya_bccfd.jpg

    bu hafta 4 şampiyonluk adayı içinde maçını en son oynayacak olan biziz. ben en az bir rakibimizin bu hafta puan kaybedeceği inancındayım. dilerim maçımıza çıkarken en az bir tanesiyle farkı açma şansıyla maça başlarız.

    fernando, mariano ve feghouli 3'er sarı kartlı. kart görmeleri durumunda 17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçında olmayacaklar. ben böylesi bir senaryoyu hayal bile etmek istemiyorum.

    geçen hafta mete kalkavan'ın 3 mart 2018 karabükspor galatasaray maçında standart bir pozisyonda oyuncularımıza sarı kartları çok rahat şekilde çıkarmasından zaten niyetlerini anlayabiliyoruz. bu sebeple artık taraftar olarak da evimizde hakemi de fazlasıyla baskı altına almalıyız.

    dün 3 bin bilet kalmıştı en son. bu çok iyi haber, eğer kombine sahipleri de maça gelir ya da kombinelerini devrederse en azından 45 bin kişi orada oluruz.

    10 hedef maçımız kaldı. bu maçta 3 puandan başka ihtimal yok. ali sami yen cehennemini herkes hissedecek.

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 8
    2 gün kalan maç.

    https://kralspor.ensonhaber.com/.../03/mariano_1439.jpg

    ne olursa olsun feghouli, fernando ve mariano'nun sarı kart görerek cezalı duruma düşmemesi gerekiyor. 17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçında bu üçlüye çok ihtiyacımız olacak.

    konya'da ali turan sarı kart cezalısı. traore ve yatabare zaten uzun süredir sakatlıkları sebebiyle yok.

    ali turan yerine konya alt yapısından çıkan selim ay oynayacaktır. stoper ikilisinin bozulması bizi biraz daha rahatlatabilir. sergen yalçın'ın gelişi konya'yı biraz daha havaya sokacak olsa da 50 bine yakın aslanla kadıköy öncesi 3 puanı alacağımıza inanıyorum. bu sezon en güçlü olduğumuz yönümüz iç saha performansımız. neredeyse firesiz gidiyor oluşumuz bizi yarışta liderliğe getirdi. yoksa 24. haftada 6 yenilgi alan takım lider olamaz.

    öte yandan 24. haftalarda lider olduğumuz daha önceki her sezonda(14 sezon) şampiyon olmuşuz.

    bunu sürdürmek için bu maçtan da 3 puanla ayrılmalıyız.

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 12
    feghouli, mariano ve fernando‘nun sarı kart görmemesi gereken maç.

    maçın kolay geçmeyeceğini düşünüyorum, ama ne olursa olsun kazanacağımıza inanıyorum bu maçı. stadın dolacağını da düşünürsek hepimiz mutlu bir gece yaşarız umarım maç sonu.
    velhasıl, inan ettik güzel bir galibiyet bekliyoruz.

    http://gss.gs/kDp.jpeg
    (bkz: şampiyon cimbom yazdıracağız)
  • 19
    maçtaki ısı haritamız: https://i.hizliresim.com/VrRrDj.png

    bir büyük takımın bu denli tek taraflı, tek kanatlı oynaması hiç doğru değil. zaten sene başından beri sağ meyilli bir futbol oynadığımız aşikarken ve rakipler de her maç bu bölgeye ekstra önlem alıyorken maçın içinde inatla sağdan gitmeye çalışmamız bize vakit kaybettirmekten başka bir şey yapmıyor. ha gollerimizin büyük kısmı sağ kanat aksiyonlarından geliyor bu çok doğru ama bir fark var. solu kullanmayıp sürekli sağdan akın ettiğimiz esnada gol bulamıyoruz bu bölgeden, her iki kanadı işler hale getirdiğimiz dakikalardaysa sağ kanat aksiyonlarımız gole dönüşebiliyor. bu önemli bir fark.

    bu duruma neden olan herhangi bariz teknik neden de yok üstelik. merkez üçlümüz donk-selçuk-belhanda sağ ayaklı dolayısıyla topu kontrol ettiklerinde sağa yöneliyor olabilirler tamam da bu seviyeye çıkmış oyuncuların sorun yaşayacağı şeyler değil bunlar. belhanda her iki kanada da aynı derecede gidebilen bir oyuncu, sol taraftaki bekimiz nagatomo belki takımın en güvenilir ismi, aynı zamanda en hücumcu beki. öndeki rodrigues zaten ''at topu fink'e'' klasında biri, ee sağ tarafımızda da messi oynamadığına göre eğer doğru bir taktiksel çalışma yaparsak solu da kullanabiliriz. sorun şu ki kullanamıyoruz...

    bir diğer konumuza gelirsek,

    golü henüz 1. dakikada yemişsin ve önünde doksan dakikadan da fazlası var. panik yapmanın, hemen taarruz moduna geçmenin bir anlamı var mı yahu. bu maça kadar çıktığımız 12 iç saha maçında toplam 36 gol attık, maç başına 3 gol yapıyor. yani normal oyununu oynayıp panik yapmasan, hadi rakibin de kapandı diyelim ki her rakip arena'da kapanıyor zaten, en az 2 gol bulursun. hafta içi yaptığın tüm çalışmaları çöpe atıp langur lungur hücum edince yok yere maçı da zora sokuyorsun. maçın ilk yarısı boyunca bu panik havasından kurtulamadık maalesef. ikinci yarı biraz daha derli toplu oynadık, skora da yansıdı oyunumuz.

    olumlu yanları da konuşalım biraz. erman toroğlu'nun dediği gibi fenerbahçe bayıltıyor, galatasaray ayıltıyor. sadece fenerbahçe'ye kıyasen de değil yarıştaki tüm rakiplere kıyasen. hani derler ya şampiyon takım gibi oynamak diye hah işte galatasaray her ne olursa olsun şampiyon takım gibi oynuyor. kulübede hakeme ve kararlara isyan eden insanlar, sahada beraberlik için değil galibiyet için oynayan oyuncular... muslera bugün birkaç kez kıpkırmızı kesildi sinirinden. serdar aziz ve maicon hakeme ağız burun girecek diye korktuk hep beraber. ikinci golün sevincinde 2011-2012 sezonunun kenetlenmesini gördük: https://twitter.com/...s/972905019262603265

    nagatomo ve linnes de büyük bir artı bizim için. her iki bekinin de böyle ciğersiz ve bindirme yapan tarzda olması büyük şans bir takımda. her versiyona uygun olmaları da var tabi. bilhassa nagatomo'nun teknik kapasitesi iyi durumda ve istasyon görevi görebiliyor. içeri kat edebiliyorlar, kenardan bindirebiliyorlar. savunmada ayakta kalıp alan daraltabiliyorlar. orta konusunda da son on on beş senenin en iyi üç dört bekinden ikisi konumundalar. başakşehir'de sadece savunmada durup ileri katiyen çıkmayan bir clichy ve top tekniği olarak güvenemeyeceğiniz bir caiçara, beşiktaş'ta posası çıkmış caner erkin- gökhan gönül ikilisine ek olarak arada bir iyi oynayan adriano, fenerbahçe'de allah'a emanet giden hasan ali- ismail köybaşı ve isla- şener varken takımımızın yukarıdaki yeteneklerde kaliteli oyunculara sahip olması dediğim gibi büyük artı. işin acayibi yedek oturması gerektiğini düşündüğümüz bir de mariano'muz var rakiplerdekilerden kat kat iyi olan.

    ve bu takım seneye daha da iyi olacaktır. arena'da böyle bir performans sergiler, kadroya selçuk inan yerine top tekniği yüksek ama fizik gücü de sağlam bir sekiz numara ekleyebilirsek içeride dışarıda zor puan kaybeden bir takıma dönüşürüz.

    haftaya kadıköy'den üç puanla dönmeniz dileğiyle bizim takım! (bkz: sen şampiyon olacaksın)
  • 22
    ultras/movement'in maç onbiri:
    1- galatasaray'ın deplasman takımı konyaspor kalesine "ne var ne yoksa" yüklendiği maçın son dakikalarında sol kanattan yuto nagatomo'nun yaptığı ortada sinan gümüş "jeneriklik" bir vole ile ağları sarsınca, futbolcusundan taraftarına türk telekom stadında kalbi sarı-kırmızı için çarpan herkes sevinçten ne yapacağını şaşırmıştı... mehmet özdilek'i görevden alıp, sergen yalçın'la anlaşan ve yeni hocalarıyla birlikte küme düşmeme hattından kurtulmak isteyen yeşil-beyazlı futbolcuların galatasaray'a zorluk çıkaracağını herkes tahmin ediyordu da galatasaray'ın rakiplerine iç sahada mutlak egemenlik kurduğu bu sene, konya karşısında "ecel terleri" dökeceğini pek ummuyorduk. maç toplantısında "kafaların derbide değil de bugünkü maçta olmasını" sıkı sıkı tembihlemiştir fatih terim oyuncularına da, esas onları maça konsantre eden ikinci dakikada gelen "şok" gol oldu aslında. yine duran top ve yine gol yemişti galatasaray. bu işin artık mantıksal açıklamasını yapmak zor, "kara büyü" mü yapıldı muslera'nın kalesine diye sormadan edemiyor insan. bazı maçlar muslera hata yapıyor, başka bir maçta stoperler forveti tutamıyor, diğer bir karşılaşmada rakibin en kısa topçusu inanılmaz zıplıyor ve galatasaray öyle yada böyle bir şekilde o "yan topu" gol olarak kalesinden çıkarıyor. konyaspor karşısında bu sefer de selçuk ve donk arka arkaya topu ıskaladılar ve moke takımını öne geçiriverdi. önce beraberlik, sonra galibiyet için "telaşlı" bir şekilde, taraftarın da iteklemesiyle serkan'ın kalesine giderken galatasaraylılar, geride boşluklar da verdiler ama bereket volkan şen'di hep topla buluşan, eto'o olsaydı maç daha da zorlaşırdı galatasaray adına. deplasman takımı farkı açamadı ama ev sahibi de şanslı değildi, onlar da gomis'in kaçırdığı penaltıyla beraberliği yakalayamadı, devre biterken maicon'la direğe takıldılar ve içeri yenik gittiler.
    soyunma odası çıkışı sahaya sinan ve linnes'i sürererek başladı oyuna fatih terim, büyük bir kumardı, mariano iyi oynarken kenara alınmış ve sinan "maç çevirecek" kıvamda mıydı? "kazanmak için risk almalısın" derler, hayat da risklerle doludur ve hoca oyuncusuna güvendi ve galatasaray'a belki de şampiyonluğu getirecek "hayati" 3 puanı sinan gümüş aldı. önce gomis'e harika bir asist yaptı, sonrasında da uzun yıllar unutulmayacak bir golle galibiyeti getirdi...

    2- galatasaraylı topçular pazar gecesi maça çıkarken, bir yandan üç puanı kazanmayı arzularken, diğer taraftan da cezalı duruma düşmeyip bir hafta sonraki derbide arkadaşlarını yalnız bırakmamanın hesaplarını yapıyorlardı. önceki maçlarda gördükleri sarı kartlar sebebiyle mariano, feghouli ve fernando sarı kart sınırında bulunurken, hiç bir oyuncusunun kırmızı kart görmemesini istemişti hoca ama mariano ilk devre biterken rakibine sert girince fenerbahçe karşısında formayı linnes'e kendi elleriyle teslim etti. basın toplantısında fatih terim'e soruldu mu bilmem mariano-linnes değişikliği, zira brezilyalı fena da oynamıyordu ilk devre ama belki hoca bu karta öfkelenip, derbi için martin linnes'i görmek istemiştir diye içimden geçmiyor değil. dakikalar ilerleyip beraberlik golü gelmeyince sinirlerin gerildiği maçta sadece mariano'yu kaybetmek az da olsa içimizi rahatladı, zira başka oyuncularımızın da "derbi oynama hakkını" ellerinden alabilirdi halil umut meler...

    3- serdar ve maicon ikilisinin uyumunu sürekli yazıyor, özellikle hava toplarındaki becerisi artık tartışılmaz bu ikilinin. dün gece savunmada yine başarılıydılar, belki ilk devre bir kaç kez kontraya yakalandılar ama özellikle serdar maçın ikinci devresi konyaspor'un şişirdiği bütün hava toplarını başarıyla takım arkadaşlarına indirerek deplasman takımının galatasaray yarı sahasında çoğalmasını önlerken, takımının baskısını da sürekli kıldı. öte yandan, fatih terim galibiyet golü aradığı dakikalarda ahmet çalık'ı oyuna alıp, maicon'un hava hakimiyetinden yararlanmak için brezilyalı stoperi rakip kaleye yolladı. maç öncesi kadrolar açıklandığında denayer'i yedekte görünce, acaba belçikalının iyileşmesi ile fatih terim yine serdar'ın yerine denayer'i oynatmaya başlar mı diye korkmaya başladım. umarım bu denemeyi derbide yapmaz...

    4- son haftaların formda futbolcusu garry rodriguez dün gece galatasaray takımının "en zayıf halkasıydı". sol kanatta rüzgar misali rakip bekleri peşinden sürükleyen oyuncu gitmiş, eli belinde durarak top oynayan başka biri gelmişti sanki. futbolcuların bazı maçlarda formsuz olması doğaldır, kabul edilebilir ve artık rakipler de galatasaray'a önlem alırken rodriguez-gomis bağlantısını koparmak üzere taktik geliştiriyorlar. önündeki arkadaşı gününde olmayınca nagatomo da ilk devre pek bindirme yapamadı ama ikinci devre konyaspor'un da iyice kendi ceza sahasına gömülmesiyle daha çok korner direği etrafında gözükmeye başladı japon sol bek ki, "kankisi" sinan'a yaptığı asistle de üç puana doğrudan katkı yapan oyunculardan biri oldu.

    5- fatih terim 1-0 mağlup başladığı ikinci yarıya orta sahadan donk'u kenara alıp, sinan'ı gomis'in yanına sürerken, selçuk-belhanda-feghouli üçlüsü ile oyunu kontrol etmeye niyetlendi. deplasman ekibi "kora kor" mücadeleyi bırakmış, kalesini savunmaya yeltenmişken, ara pas atacak, topu ters kanata yönlendirecek, forvete uzun ve isabetli top gönderecek teknik ayaklarına güvenmişti. düşündüğü gibi de oldu, yeşil beyazlıların başlattığı her atağa kesen serdar ve maicon topu selçuk'la buluşturup, kaptanın oyununu akıllıca yönlendirmesini sağladılar. fernando'nun yokluğunda donk, brezilyalıyı hiç aratmadı, her maç daha üzerine koyarak oynadı. maçın kırılma anlarından olan volkan şen'in 44. dakika kaçırdığı pozisyonda rakip ceza sahasından kendi ceza sahasına kadar 70 küsür metre koşup, volkan'ın vuruşunu da bozan yine donk'tu... şimdi fatih hocanın aklında deli soru: fenerbahçe karşısında mücadeleci donk mu yoksa maç eksiği olan ama "beyin" fernando mu? zor soru...

    6- maçın 73. dakikasında gomis'le moke'nin birlikte yükseldiği hava topu mücalesinde topu önünde bulan belhanda iyi bir kontrolle ceza sahasına girince konyasporlu oyuncunun müdahalesiyle dengesi bozuldu ama faslı oyuncu kolayı seçip kendini yere bırakmadı, oyunu devam ettirdi ve vurduğu top kale direğine çarparak auta gitti. peki, belhanda orada düşseydi, hakem penaltı kararı verir miydi? belhanda da biliyor, blog okuyucuları da biliyor ki ilk yarıda penaltı çalmış olan halil umut meler, galatasaray adına ikinci bir penaltıyı çalmazdı. ispatı mı? ilk yarıda feghouli'nin ortasında elini açarak yerde müdahale eden konyalı oyuncunun pozisyonuna devam diyen halil umut meler değil miydi? bir tane penaltı çaldı ya, ikinci çalınmaz diye bir kural mı var?

    7- kırılma anlarıyla akıllarda kalacak bir maçı izledik dün gece. erken golle öne geçen deplasman ekibi ilk devre biterken volkan şen'le karşı karşıya bir gol kaçırdı ki, gol atmayı başarabilseler, galatasaray'ın 2-0'dan geri gelmesi çok zor olurdu. galatasaray adına da gomis 20. dakikada penaltıda kaleci serkan'ı geçebilse, sarı-kırmızılılar bu kadar zorlanmaz, diğer maçlarda olduğu gibi farklı bir galibiyetle ayrılabilirdi sahadan. aynı şekilde, gomis'in beraberlik golünden üç dakika sonra belhanda'nın topu direk yerine filelerle buluşsa, kupadaki konyaspor maçının bir tekrarı olabilirdi türk telekom'da... olmadı, futbol tanrıları böyle uygun gördü ve heyecan son dakikalara kadar sürdü...

    8- maçta en çok tepkiyi çeken oyuncu konyaspor'lu volkan şen oldu. karşılaşma boyunca sık sık yere yatıp, ayağı kopmuş gibi acı çekip sedye çağrılmasına rağmen, yürüyerek sahayı terk eden volkan, galatasaray taraftarından bolca da sinkaf yedi. bursaspor'da oynadığı ve şampiyonluk yaşadığı dönemde gelecek vaad eden bir potansiyeldi volkan ama aklı saha içinden çok saha dışında olunca hep hocalarıyla sıkıntı yaşadı, kadro dışı kaldı. fenerbahçe'den ayrılıp bonservisi elinde olmasına rağmen transferin son gününe kadar kendine takım bulamayan volkan, trabzon'a gelmiş, orada da istenileni veremeyince sezon ortasında yine transferin son gününde konya'ya imza atmıştı. "zaman çalma" girişimleriyle galatasaray taraftarı yuhladı volkan'ı da, kaçırdığı goller sonrası konyalılar da "alkışlamadılar" herhalde. maç sonrası televizyonda yorum yapanlar volkan'ın muslera'yı geçememesine "sakatlık dönüşü" vurgusu yapsa da,işin aslı volkan şen gol yollarında oldukça beceriksiz bir oyuncu. fenerbahçe yıllarında atamadığı "kolay" gollerle sarı-lacivertli taraftarı az kudurtmadı...

    9- konyaspor'un yeni hocası sergen yalçın, kendine özgü karakteri ile futbol sahalarının ilginç profillerinden biri. başına geçtiği takımlarda iyi başlangıçlar yapıp, sonunu getirememesiyle de meşhur bir hoca sergen. dün gece takımını galatasaray'a karşı iyi hazırlamış, belli ki ilk maçta kendini ispatlamak için de iyi çalışmış galatasaray'ı ama futbol kağıt üstünde değil yeşil sahada oynuyor, istediğin kadar taktik ver, sahada psikoloji ön plana çıkıyor ve dün de galatasaray'ın amansız baskısına direnemeyen konyalılar oyunu kendi ceza sahasında kabullenmek zorunda kaldılar. sergen yalçın da maç sonu yayıncı kuruluşa verdiği demeçte herkesin gördüğü bu gerçekten bahsetti, oyuncularına mücadelerinden dolayı teşekkür etti de konuşmayı orada noktalamak yerine sürdürmeyi yeğleyince "yerden yatan oyuncular, şov yapan topçular, garip penaltılar" gibi cümleler sarf ederek komik duruma düştü. 86. dakikaya kadar zaman geçiren serkan ve volkan şen gibi konyalılardı, hakemin verdiği penaltıda da selim'in eli açıktı...

    10- galatasaray'da bafetimbi gomis durdurulamıyor, gollerini sıralamaya devam ediyor. geçen hafta karabükspor karşısında 4 gol attıktan sonra dün gece de 20. dakikada şans ayağına geldi ama en son 5 sene önce lyon forması giyerken kaçırdığı gibi penaltı vuruşunda topu filelerle buluşturamadı. yılmadı "kara panter" ve 69. dakikada kaleci serkan kırınıtılı'yı kafayla avladı ve gol sayısını 25e çıkardı. bu arada golcülüğü yanında karakteriyle de övdüğümüz fransız golcü, penaltıyı kaçırdıktan sonra rakip kaleciyi de tebrik etmeyi ihmal etmedi. adamsın be gomis...

    11- artık ligde son haftalara girilirken, telafisi olmayan maçlar da oynanmaya başlıyor, üst sıradaki takımlar şampiyonluk ve avrupa kupası bileti için ter dökerken, alttakiler de "can havliyle" kümede kalmanın mücadelesini veriyor. bu sert dönemlerde saha içindeki topçulara en büyük destek tribündeki taraftarlardan gelmeli. nazar değmesin, türk telekom stadı hınca hınç doluyor, biletler hızla tükeniyor da maça gelen taraftar bizim sami yen günlerinden bildiğimiz gibi "ateşli" değil. yeni stadın oluşturduğu "rahatına" düşkün kitle sarı-kırmızı tribünlerde çoğunluğu oluştururken, ellerden cep telefonu düşmüyor. dün gece maçın sonucuna ne kadar sevindiysem, twitterdan gördüğüm şu fotoğraf içimi o kadar burktu... maç boyunca bırakın şu telefonu be kardeşim... telefonsuz da yaşanıyor, biz yaşadık da, oradan biliyorum, hem de mutluyduk...

    https://ultrasmovement.blogspot.com.tr/...tiker-konyaspor.html
App Store'dan indirin Google Play'den alın