• 21
    bir kulüp yönetiminin eleştirilebileceği en son konu olmasına rağmen mustafa cengiz yönetiminin eleştirildiği en başta gelen konu. ciddi söylüyorum bu kadar saçma bir eleştiri konusu az duydum.

    bakın oyuncu satmamak bir eleştiri konusu olabilir, ama oyuncu sat(a)mamak olamaz. yani futbolcuya teklif gelmiştir ve ederini bulmuştur, misal abdülkadir ömür adamlar gelmiş eline 15milyon euro trink para saymış, sen yönetim olarak satmamışsın, strateji yapmışsın, ben bunu daha fazlaya okuturum demişsin. sonra elinde patlamış. şimdi burada bir eleştiri konusu olabilir, çünkü ortada makul bir teklif var ve sen satmıyorsun.

    e yahu be birader, olmayan teklif için yönetimi oyuncuyu satmamak ile eleştirmek dünyanın neresinde görülmüş olay. en fazla doğru düzgün para edecek ucuz ve potensiyelli oyuncu transfer (zamanında) edilmediği için eleştirebilirsin. ama kimsenin konusu da bu değil ki. "ötesini berisini bilmem elimizdeki kadrodan oyuncu satılacak, işte o kadar, 5 milyona feghouli, 3 milyona belhanda, 20 marcao, 10 milyon da lyundama'yı satıyorsun başkanım, derhal, hadi bakalım"... talep bu yani. yok dostum böyle birşey. hele hele teknik direktörün her maçtan sonra çıkıp "inşallah oyuncu satabiliriz" dediği bir ortamda, senin oyuncularına teklif gelir mi, gelse bile ederinin kaçta kaçına gelir? bunları düşünmeden, sanki oyuncu satmak tek taraflı bir işmiş gibi yönetimi eleştirmek kadar anlamsız bir durum olamaz.

    edit: tabi ya, menajerlere para yedirerek istediğin futbolcuyu istediğin rakama satabilirsin onu unutmuşum. mesela diagne'nin alıcısı yok di mi? hop menajerine gidiyorsun, abi sen bu adamı 10milyon'a sat 2'si senin diyorsun. takımlar peşinde sıraya giriyor. bu kadar kolay yahu bu işler, tabi abi ya.
  • 22
    hala oyuncu satmanın sadece teklif beklemek olduğunu zannedenler gördüğümde üzülüyorum. yapmayın.

    bakın yeryüzünde bir meslek var: menajerlik.

    bu menajerler aracı kurum. aracı kurumun iş dünyasındaki manası kazıklayıcı kurumdur aslında.

    mesela senin oyuncunun ederi 10 m euro mu? teklif de gelmiyor değil mi?

    hah, git menajere, de ki, bunu 10'a sat, 2'si senin. koşa koşa kazıklar menajer başka bi kulübü.

    oyuncu parayı az mı buldu? anlaşma yap sattığı takımla, de ki, sen 10 milyonun 2'sini menajere ver, 2'sini de oyuncuya ver.

    noldu? evet 10 milyonluk adamdan 6 milyon kazandın. ama noldu? hayvan gibi maaş yükünden kurtuldun. takımın ihtiyacı olan başka bölgeler için yer açtın. falan filan.

    şimdi daha enteresan bi şey söyleyeyim. fenerbahçe son 3 sezonda nerdeyse küme düşmemeye oynadı değil mi? ama vedat muriqi ve eljif elmas'ın nasıl satıldığını biliyo muyuz? biliyoruz.

    galatasaray ise son 3 sezonun 2'sinde şampiyonluk elde etti. küme düşmemeye oynayan takım bu iki futbolcudan 30 milyon kazanırken, senin oyuncularına teklif gelmedi öyle mi?

    lütfen. açın gözünüzü biraz.
  • 23
    futbolcunun performansıyla değil yetki verdiğiniz menajer ve önerdiğiniz komisyon ile ilişkilidir. alexander sörloth'un bile alev almış performansı ile 20 milyon euroya transfer yaptığı ortamda cenk tosun diye hem daha az gol atmış, hem daha yavaş hem de hava hakimiyeti olmayan bir topçu premier lig gibi fizik meziyetlerinin üst düzey olması gereken bir lige 22 milyon euroya gitmiştir. o dönem kime sorsanız cenk için maksimum 8 ederken derken 22 + 4 bonuslar. bu tamamen menajer jorge mendes'in becerisidir. aynı dönemde satılan atınç, marcelo, fabri vs de aynı şekilde. yine fenerbahçe ffp yaptırımı altındayken giuliano, josef gibi topçularını ederinin üstüne okuttu menajer aracılğıyla.

    galatasaray'a dönelim. bruma'yı öyle bir paraya satmıştık ki, 2 kuruş fazlasına ya da azına satsak zarar ediyorduk. galatasaray'da geçirdiği yalnızca 1 sezon dışında pek de bir yerlerde tutunamamış bruma'ya leipzig sistemine uymamasına rağmen 15 milyon euro verdi. sonradan öğrendik ki ahmet bulut'a rica etmişler o satmış. düşünün leipzig gibi bir yapılanma bile sırf ahmet bulut rica etti diye bruma'ya 15 gömebiliyor.

    oyuncu satışlarının %70 ine yakını direkt olarak menajerler ile olan ilişkinizle ilgilidir. ffp yaptırımı altındayken geleni gideni beleşe alıp iyi paralara okutan beşiktaş'ın ffp yaptırımı bittikten sonra doğru düzgün oyuncu satamaması da bir tesadüf değil. anlaşmaları devam ediyor olsaydı dorukhan, ljajic falan yüksek komisyon önerip hepsine hatrı sayılır teklif getirmişlerdi.

    şu konudaki beceriksizlik üzerinden yönetim savunulması cidden çok saçma boyutlara ulaştı artık. zamanında d'avila'nın dönemin suudi yönetimi ile ilişkilerine güvenip diğer menajerlere gayri resmi basın sözcülerimiz aracılığıyla posta koymasaydık bugün bu kadar sıkıntı çekmiyor olacaktık.
  • 24
    fenerbahçe'nin sattığı oyuncular üzerinden oyuncu satılamıyor diye eleştiri yapmak gerçekten çok saçma bir hal almaya başladı. yahu kasımpaşa'nın en değerli oyuncusunu bedava aldılar, sen istemediği kalecisini zor aldın ve bide mevzunun yancısı olduk.
    yıllık 2,5 milyon euro alan tolgay arslan kuzu kuzu parasını bırakıp gitti öyle mi? buna inanıyorsanız, jailson'un 5 milyon euro'ya çin'e satıldığına da inanırsınız.
    hadi diyelim diagne bu yönetimin kazığı, e babacım luyindama-marcao neden satılamıyor? çünkü teklif yok. olsa bile marcao için 15 çok iyi para ama bakarsan 20-25'ler havada uçuyor.
    yahu ligin en yetenekli adamlarından biri olan yusuf 18 milyon euro etti. ligin içinden geçen sörloth'a hiç girmiyorum bile...
    ben demiyorum ki bu yönetim satış konusunda suçsuz ama saçma sapan şeyler yüzünden eleştiri yapmamak lazım.
    mesela gomis satışı için sonuna kadar eleştiririm.
    çünkü gomis gitmeden yerine en azından bir tane kiralık target man alsalardı cornelius gibi, işte o zaman gomis istendiğinde "valla ben oyuncumdan memnunum, istiyorsanız 10 milyon euora'dan aşşağı olmaz" diyebilirdin.
    o arap kulübü de "hee demek ki bunlar çetin çeviz" derdi
    ama sen gidip bedava adrien thomasson varken emre akbaba'yı alıp 4 milyon euro eksiye düşersen, zaten kucağa düşmüşsün demektir.
    velhasıl bu başlığa daha önce de yazdığım gibi, oyuncuyu alırken akıllı olacaksın. trabzon aynı ligden sörloth'u bedava kiralarken, biz andone için 800 bin ödedik. geldiğimiz noktada onlar 12 kazandılar, biz 3.3 zarar yazdık:)
    bide emre akbaba demişken, o dönem ben de dahil oyuncu gelsin diye çok bağırdık. bugün teneke bağlayıp yollamak üzereyiz.
    ki o adam 2017-2018 sezonunu 14 gol 10 asist ile tamamlamıştı.
    şimdi irfan can için aynısını yapıyoruz, sonu benzemez inşallah...

    edit: dünya'daki belli başlı ligler ile bizim ligi kıyaslamak da ayrı bir saçmalık. adamlar 20 yaşındaki wesley fofana'yı 35 milyon euroya sattılar.
    18 kulüp bir araya gelse o kadar satışı ancak yaparız. portekiz 2. liginde gol atamayan adam burada şov yapıyor. bu ligi insanlar gözünde fazla büyütüyor.
    ben bizim lig için bir oyuncuya 1 milyon euordan fazla maaş bile vermem.
  • 25
    dünya üzerinde milyarlarca doların boşuna harcandığını öğrendiğimiz olay. adamlar salak reklam, pazarlama, efektif satış yöntemleri, tutundurma falan uğraşıyor. elinde mal varsa otur bekle, müşterisi gelip seni bulur(muş).

    mustafa cengiz yönetiminin ne kabiliyeti var ne yaratıcılığı ne de çevresi. beceriksiz olduklarını kabul ettikleri için söylemekte bi sakınca görmüyorum, oyuncu satamamak kendi beceriksizlikleridir. yönetici olmak bidon gibi durmak değil. senin ne farkın var sokaktaki insandan? o da hiçbir şey yapmadan oturur yönetici koltuğuna.
App Store'dan indirin Google Play'den alın