• 20
    dinleyin ulan develer! ( http://inciswf.com/dinleyinulandeveler-youtube.swf )

    bazı entry'lerde öyle imla ve noktalama hataları yapılıyor ki okurken gözüm kanıyor. amme hizmeti olarak birkaç kural hatırlatmak ve tavsiyede bulunmak isterim.

    - yazdıklarınız okunmasın mı istiyorsunuz? diplomanızı overlokçudan aldığınızı insanların gözüne sokmak mı amacınız? o zaman doğru yerdesiniz... tüm bu hayallerinizin bir "space tuşu" kadar uzağındasınız. evet yanlış duymadınız. entry'lerinizde kullandığınız noktalama işaretlerinden sonra boşluk bırakmayarak bu emelinize kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

    lütfen arkadaşlar, nokta-virgül-soru işareti-ünlem-üç nokta vs. herhangi bir noktalama işareti kullandıktan sonra klavyede eşek kadar yer kaplayan o "space tuşu"na bir adet dokunun. aksi takdirde entry'nin okunurluğu eksilerde seyrediyor. böyle yazan birinin de elle tutulur bir fikri olup olmadığı hakkında derin kuşkulara kapılıyorum.

    ***

    - dostlarım, romalılar, yurttaşlarım... bildiğiniz ya da bilmediğiniz üzere özel isme gelen yapım eklerini ayırmıyoruz. misal: "galatasaraylı". eğer "galatasaray'lı" dersek yanlış kullanıma imza atmış oluyoruz. bununla ilintili bir kural daha var: yapım ekinden sonra çekim ekim gelirse onu da ayırmıyoruz. misal: "türkçede". eğer "türkçe'de" dersek yine yanlış kullanıma imza atarız zira "türk" kelimesi "-çe" yapım ekini almış. bitti mi? bitmedi. çoğul ekimiz olan "-lar/-ler" özel isme eklendiğinde yapım eki muamelesi görür. yani onu da kesme işaretiyle ayırmamak gerek. örneğin: "türkler, fransızlarla, almanları..."

    amma velakin ek getireceğimiz kelime şayet yabancı bir özel isimse (nice, lille, bordeux) gelen ek yapım veya çekim olmasına bakılmaksızın kesme işaretiyle ayrılır: nice'li, lille'li, bordeux'lu. bu arada ek kelimenin yazılışına göre değil okunuşuna göre getirilir: "zidane'nin" değil "zidane'ın".

    ***

    - kısaltmalara gelen ekler bilindiği gibi kısaltmanın okunuşuna göre geliyor: "trt'de". fakat maalesef ki son zamanlarda artık normalleşen yanlış bir kullanım var. "k" harfini "ke" yerine "ka" diye seslendirmek. bu da şu hataya yol açıyor: "tdk'ya göre...". halbuki bunun doğrusu şudur: "tdk'ye göre...".

    ***

    - toplumumuzun kanayan yarası: de/da bağlacı. ayrı mı bitişik mi yazılacağının ayırdına varmak çok kolay aslında ama bu, onun en fazla yapılan imla hatası olmasına engel olamıyor.

    şimdi örnek bir cümle ele alalım: "uefa kupası müzemizde"

    "-de"yi cümleden atalım: "uefa kupası müzemiz." oldu mu? olmadı. demek ki bu "-de" bitişik yazılacak çünkü bağlaç değil bulunma hal eki.

    başka bir cümle ele alalım: "uefa kupasını biz de aldık."

    at "de"yi cümleden: "uefa kupasını biz aldık." oldu mu? gayet tabii oldu. cümlenin anlamında ufak tefek daralmalar olabilir ama anlam yukarıdaki gibi bozulmaz. çünkü bu bağlaç olan "de". olsa da olur olmasa da.

    bir de yapanı ıslak odunla dövme isteği uyandıran hata: bağlaç olan "de/da"nın "te/ta" versiyonunu uydurmak. böyle bir şey yok canlar. şundan bahsediyorum:

    "beşiktaş ta amma ağlak takım..."

    "işte böyle yazanın önce niyet edilerek ağzına ve eline üç kere kürekle vurulur, sonra pilot edilir. bu madde değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez." al sana mis gibi sözlük anayasasının üçüncü maddesi.

    "beşiktaş da amma ağlak takım..." hah, şimdi oldu.

    ***

    - "yukarda, burda, ilerde..." şeklindeki kullanımlar yanlış. "yukarıda, burada, ileride..." şeklinde olmalı.

    ***

    - "ne... ne..." bağlacı da bir başka kanayan yaramız. bu bağlaç anlamca olumsuzdur. onun için yüklemi bir kez daha olumsuz yapmaya gerek yoktur. misal: "ne fener ne de beşiktaş geçemez bizi." yanlış bir kullanım iken, "ne fener ne de beşiktaş geçebilir bizi." doğru kullanımdır.

    ***

    - gelelim güzide bağlacımız "ki"ye. türkçede üç farklı ki var aslında: sıfat yapan ki, ilgi zamiri olan ki ve bağlaç olan ki. ilk ikisi bitişik yazılırken bağlaç olmasından mütevellit üçüncüsü ayrı yazılır ve aslında küçük bir püf noktası vardır bu kuralın. "ki"li kelimenin arkasında "-ler" getirirsin, kelime anlamlıysa bitişik değilse ayrı yazarsın. misal:

    "avrupa'daki maçlarımız bir başka güzel." -> "avrupa'dakiler" dersek kelime anlamlı oluyor, bu bitişik yazılacak.

    "anlamadım ki bu nasıl sezon." -> "anlamadımkiler" dedik ve mortingen şıtrayze. bu bağlaç olan "ki"miz. ayrı yazılacak.

    ***

    - özünde bağlaç olduğu halde bitişik yazılan "ki"ler de var çünkü kalıplaşmışlar. bunu da şöyle akrostişleştirmişler:

    sanki
    illaki
    meğerki
    belki
    oysaki
    halbuki
    çünkü
    a
    mademki

    "simbohçam"

    ***

    - sayılar yazıyla yazılıyorsa ayrı yazılır: "oniki" değil de "on iki" olacak.

    ***

    - içinde ses olayı (düşme, türeme, yumuşama) gerçekleşen birleşik fiiler bitişik yazılır: kaybetmek, hallolmak, hissetmek...

    ses olayı yoksa ayrı yazılırlar: fark etmek, terk etmek, arz etmek...

    ***

    - soru edatı olan "mi" ayrı yazılır: "düşünmüyor musun?"

    olumsuzluk ekiyle soru edatını karıştırmamak gerekir: "düşün müyoruz" değil "düşünmüyoruz"

    ***

    - şey her zaman ayrı yazılır.

    her şey
    bir şey
    herhangi bir şey
    hiçbir şey
    çok şey

    ***

    - şunların yazımı da çok karıştırılıyor:

    pek çok
    birçok
    hiçbir
    biraz
    birtakım (bazı anlamında)
    herhangi
    birkaç
    herkes
    herhalde
    ya da
    veya

    ***

    para birimlerine gelen ekleri de ayırmıyoruz: "avronun, dolara, liralık..."

    ***

    gözünüzün çapağını seveyim: klüp değil kulüp.

    kulüp, kulüp, kulüp...

    ***

    "maç 21.45'de..." yanlıştır. "21.45'te" olacak. fıstıkçı şahap bey amcayı üzmeyelim.

    ayrıyeten hepimizin casio f91w'den kalan bir alışkanlığımız var ki saat ve dakika arasında nokta yerine iki nokta koyuyoruz. yapmayın.

    ***

    ondalıklı sayılar noktayla değil virgülle ayrılır.

    "10.5" değil "10,5" olacak.

    ***

    üleştirme sayıları rakamla yazılmaz fakat burası bir edebiyat değil spor sözlüğü. istatistikler mühim. onun için bu kullanımlarda pek bir beis yok. zaten tek derdimiz "üçer" değil de "3'er" yazan sözlükçüler olsun.

    ***

    "türkçesi varken..." muhabbeti var bir de. kısmen katıldığım bir kampanya bu benim. eğer adam derdini daha iyi anlatacaksa "ilginç" değil de "enteresan" diyiversin. bunun dışında türkçede hiçbir karşılığı bulunmayan kelimeler de var. misal "loser". "ezik" kelimesi belki bir parça karşılar ama tam bir özdeşi yok türkçede.

    amma... bu yabancı kelime devşirmenin de suyunu çıkarmamak gerek. "kontrol edeyim" yerine "check edeyim" dersen ortaya kocaman bir garabet çıkar ve sen de snob'luğunla kalırsın. al işte snob yerine züppe desem ölür müydüm?

    ***

    açıklamalardan veya örneklemelerden evvel noktalı virgül değil iki nokta kullanılır. bir de ota çöpe noktalı virgül kullanılmaz. senin noktalı virgül kullanabilmen için evvela virgül kullanman gerekir yazında.

    mesela: "galatasaray'ın 20 türkiye ligi şampiyonluğu, 16 türkiye kupası, 2 avrupa kupası varken; fenerbahçe'nin 19 türkiye ligi şampiyonluğu ve 6 türkiye kupası mevcuttur."

    ahahah...

    ***

    şimdilik aklıma gelenler bunlar, eklemelere devam ederim.

    güç sizinle olsun.

    edit: pret "direkt ve orijinal" kelimelerinin de "direk ve orjinal" şeklinde sıkça yanlış yazıldığını belirtmiş mesajında. kesinlikle haklı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın