2 kasım 1994 galatasaray göteborg maçı

• 1

  tarihimizde 2. kez katıldığımız şampiyonlar liginin grup maçı. takımın başında efsane hoca(!) reinhard saftig vardı. şampiyonlar ligindeki ilk galibiyet uğruna deli gibi bastırdığımız, 20 küsür korner kullanıp tek gol atamamış, buna karşılık göteborg'un ilk kornerini maçın son dakikalarında kullanıp golü bulmasıyla 1-0 kaybetmiştik. o zamanlar göteborg'un ve isveç milli takımının kalesini koruyan renkli kişilik thomas ravelli, uzaktan vurulan bir şutu son anda kornere çelmiş, yerden kalkınca da gülümseyerek götünü kaşımıştır.
• 2

  23 kornerden gol atamayınca son dakikalarda rakibin kazandığı ilk kornerin gol olduğu abik gubik bir maç. rakibin golünü magnus erlingmark kaydetmiştir.
• 3

  benim için inanılmaz bir gündü. herşey çok güzel başlamıştı. nasıl güzel olmasın hayatımda ilk defa ali sami yen e ayak basacaktım. 7 yaşını yeni bitirmiş 8 den gün almış bir çocuk için heyecanlanmamak elde miydi. stada girene kadar hep bir korku vardı içimde ya bir aksilik çıkar da stada giremezsek diye*. neyse ki bir aksilik olmadan girmiştik stada. o gün aklımda kalan en önemli şeylerden biri de kubilay* ın sürekli korner kullanmasıydı belki de. kullandıkları* ilk kornerin gol olması ve bu korneri de bizim olduğumuz tribünün** önünden kullanmaları o güne dair unutamayacağım anılarım arasında yerini alıyordu. ve ilk defa bir maçtan sonra ağlıyordum sözlük. daha 8 yaşına yeni girmiştim, ilk defa maça gitmişim, takımımdan galibiyet bekliyorum, tutamadım kendimi sözlük. ama olsun sonuçta biz sevinmek için sevmemiştik galatasaray ımızı.
  
  edit: uadiablo nun dediğine göre golün olduğu kale eski açıkmış sözlük.**
• 4

  annemin okul var diyerek beni yatırmasından sonra maçı izleyemeyecek olmama * dayanamayan babamın uyandırma girişimleri de annem tarafından engellenmiş, sonunda pes eden babam betamaxa çekmişti maçı. ertesi gün canlı izler gibi heyecanla videodan izlemiştim.**
• 5

  galatasaray'ın rezalet korner kullanma hastalığının başladığı maçtır.
  
  (bkz: tarihte bugün)
• 6

  şu maçın özellikle ikinci yarısının videosunu bulup seyredenin futbol tanrısının varlığına iman etmemesi imkansızdır. bir de bu aklunu sevduğum taraftar o kadar kornerden birini gole çeviremeyen futbolcuları alkışlayıp saftig'i yuhalamıştı. ligde de 2.sıradaydık.
  lig başlarken gıcık kapmıştık ya adama.
• 7

  şampiyonlar liginde oynadığımız 10. maçtır ve maalesef bu 10 maçta hiç galibiyet alamamışızdır. aldığımız bu yenilgi bize çeyrek final yolunu kapadı. thomas ravelli pantere dönüştü, iki topumuz da direkten döndü.
  
  (bkz: tarihte bugün)
• 8

  mahalle maçı kurallarının işlemesi dahilinde rahatlıkla 7 penaltı atabileceğimiz bir maçı 87. dakikada kalemize atılan tek kornerle gelen ortadan yediğimiz golle kaybettiğimiz şampiyonlar ligi maçımızdır.
  
  tanım: 23 korner kullanıp direkleri dövdüğümüz ve akabinde 1 korner kullanan ve golu bulan ifk göteborg'un kazandığı, atamayana atarlar kuralının işlediği maçtır.
• 9

  19 ekim 1994 göteborg galatasaray maçı ve bu maçta yediğimiz goller. eski maçların videolarında yediğimiz çoğu golyan toplardan gerçekten kanayan bir yaraymış insan tekrar anlıyor.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=QD5ZGBZ5npI
• 10

  20 küsür korner kullanıp gol atamamadığımız maç. bunun karşılığında ise rakip maçın sonlarında ilk ve tek kornerini bulup golü atmıştı.
  epey sinir bozucu bir yenilgi olmuştu, ekran başında uyuz olduğumu dün gibi hatırlıyorum.
  görüntüler pek kaliteli olmasa da maçın önemli anları linkte.
  
  https://www.youtube.com/watch?v=8iovftGmRVc
• 11

  izlediğim en sinir bozucu maçlarımızdan biri.
• 12

  3 ekim 2018 porto galatasaray maçından sonra akla düşen maç. kötü oynayıp farklı yenilmekte kötü ama böyle tonla gol kaçırıp, tek kornerde golü yiyerek kaybetmek...
• 13

  şampiyonlar ligi'nin star'da, şifresiz yayınlandığı dönem. maçları akın göksu veya bülent karpat anlatır, hayri hiçler ya da talay erker yorumlardı. hafta sonu programında talay erker bu maç için "sabaha kadar korner kullansak gol atamazdık" yorumunu yapmıştı.
  
  gerçekten de öyleydi. başka zaman olsa çat diye kafayı vurup golü atacak olan sedat balkanlı, bülent korkmaz, hakan şükür ve saffet sancaklı'ya rağmen yirmi beş kornerden gol çıkaramamıştık. arif erdem, suat kaya, hatta daha sonra oyuna giren tugay kerimoğlu ve kubilay türkyılmaz'la dünyaları kaçırmıştık. göteborg dalga geçer gibi doğru dürüst kalemize gelmeden 86. dakikada ilk kornerinde golü bulmuştu. bu maçı kazansak göteborg son sıraya düşecek, biz ise gruptan çıkma şansımızı belki de son haftaya kadar sürdürecektik.
  
  tıpkı bu maç gibi sinirimi bozan bir başka maç da 13 ağustos 2008 galatasaray steaua bükreş maçıdır. o maçta da sağ bekte emre güngör, sol bekte hakan balta, stoperde servet çetin ve emre aşık, ön liberoda fernando meira ve mehmet topal varken bu kadar uzun adamın içinde taçtan gol yemiştik.